Bir Aile Olmak 7

Masaya geçip oturdum, önce Yıldız ablam giyinip temizlenmiş biçimde yanımıza geldi sonra da ablam masayı hazırlayıp oturdu. Yarım saat boyunca tek bir kelime konuşmadan kahvaltı yaptık, sonra ben kanepeye geçtim, ablamlar da masayı topladı. Ablalarım garip garip birbirine bakıyor sanki utanıyorlardı ama tek kelime etmiyorlardı, Tv.de saçma bir program acıktı, biraz sonra biri kanepenin bir ucuna öteki de öbür ucuna oturup programı izlemeye başladı, ikisi de komik şekilde benden uzak duruyordu, sanki ikisini de çatır çutur birbirine duyura duyura bu evin içinde sikip döllerimi amlarına doldurmamışım gibi. Bir an durum komik geldi, meleğim sağımda şeytanım solumda, elimi atıp Asya ablamı tek hamlede kucağıma alıp sağ dizime oturttum, gerçekten kardeşlerim çıtı pıtı vücutları ve çekik gözleriyle mükemmel şeylerdi, şaşkın şaşkın bakan ablamın dudaklarına sulu bir öpücük koydum, solumda Yıldız’da şaşkın gözlerle bizi izliyordu, onu da tek hamlede sol dizime alıp biraz da ona yapıştım...

-eee ne zamana kadar ikiniz de benim karım değilmişsiniz gibi davranacaz? Gerçekleri açıklıyorum o zaman, ben iki ablama da aşığım ve ikisinide şaplata şaplata zevkle siktim...
-şerefsiz

diye laf attı Yıldız yine ama gülüyordu.

-noldu Yıldız hanım bana çarpık ilişkili diyordun, Kenan’ın yarrağını yerken sağlam bağırıyordun ama?

Diye ona laf soktu Asya ablam

-kusura bakma ablacım ama fil yarrağı gibi nasıl alacaktım sessizce? Hadi ben Francis’ten alışığım asıl ben sana şaşırdım o Dan isimli gayden sonra nasıl aldın şu yarrağı içine

deyip elini sikime attı...

-hmph, ben sen gibi yaraktan yarrağa atlamadım diye küçük görme beni, gayette sonuna kadar aldım, dimi ablasının yakışıklısı?
-aldın ablacım, yerim seniii
-Kenan ablan bana orospu muamelesi yapıyor

diye gülerek ama hafif kızgın tepki verdi Yıldız ablam

-geçmişi çözdük artık, benim orospumsun di mi Yıldız ablam benimm
-ohh evett
-orospu demedim de kaşar diyelim

diye kahkaha attı Asya

-Kenan’ın kaşarıyım oldu mu?

Diye aynı şekilde yanıt verdi Yıldız.

-ikimiz de Kenan’ın kaşarıyız Yıldız’cım. Sonunda beni şaşırtarak doğru erkeği buldun, normalde kıskanırdım ama kardeşler arasında kıskanma olmaz, kardeşler paylaşır, böyle yakışıklı bir kardeş ikimizin de kardeşi, ikimizin de hakkı, ohh

diye dudağıma yapıştı. İkisini de uzun uzun, dilim bi ona bi ona kaya kaya öpmeye başladım, arada memelerini mıncırıyordum.

-ee hanımlar sizce hamile kalmış mısınızdır?
-valla Kenan az önceki boşalmandan sonra kalmazsam şaşarım

diye yanağımdan öptü Yıldız. Asya ablam şaşkınlıkla,

-Y… Yıldızı ’da mı hamile bırakacaksın?
-niye abla ben kalamaz mıyım?
-yok Yıldız’cım ondan değil de ben Kenan benim fantezim için yapıyor sanıyordum, hem sen istemezsin anneliği diye düşündüm.
-Kenan’dan istiyorum, başka birinden değil, o özel

Asya ablam gülümsedi.

-Kenan bey gerçekten genç yaşta çok çocuklu baba olacaksınız gibi...
-sizin gibi iki mükemmellikten bebeklerim olursa bu dünyadaki en şanslı adam olurum

diyip ikisininde hafif hafif karnını okşadım.

-hayatımın aşklarıııı

diyip ikisinin de boynuna yapışıp durdum, sonra biri bir tarafımda biri öteki tarafımda duraklamadan 2 saat boyunca onları o kanepede siktim, ikisi birbirini çıplak görünce başta utansa da bi süre sonra alıştılar, hatta Asya ablamı sikerken Yıldız ablam bir kaç kez sallanan memelerini sıktı, doğru dürüst konuşmadan, yaklaşmadan bildiğin çiftleşen kediler gibi birlikte sikiştik, evde sadece ah oh aşkımm sesleri yankılanıyordu, gerçi kediler bile iki öz ablasını aynı anda sikmezdi herhalde. Bir posta Asya ablamın, bir posta da Yıldız’ın amına boşaldım. Kanepede, Avustralya sıcağında terli terli arkama yaslanmış yorgun ablalarım tek tek banyolara dağılırken nefes nefese düşündüm, nerden nereye gelmiştin be Kenan.

O hafta oldukça dolu geçti. Salı sabahı Orkide ve Yıldız işe gitti, salona girdiğimde ablam kahvaltı masasını topluyordu, ben de duştan yeni çıkmıştım, gidip arkasından sarıldım, minik ablacığımı tek hamlede kahvaltı masasına domalttım, bornozu açıp sikimi dışarı çıkardım, ablamın altında sadece ince bi şort vardı, onu kenara sıyırıp amına dayadım, iki saniyede sırılsıklam olmuştu güzelliğim, itiraz edesi de yoktu, artık bana alışmaya başlayan amcığına zorlanmadan girdim ama sıkılık hala mükemmeldi.

-yhh, oh Kenan’ım
-günaydın abla
-g… günaydın ablasının aşkı
-güne sıcak baslıyım dedim
-ohh, istediğin gibi başla aşkımm

yavaş yavaş git gele başladım, evde kimsenin olmaması rahattı çünkü, gece Orkide evdeyken ikisini de sikemiyor sadece sakso çektirebiliyor ya da ne bileyim yalıyordum. Bir süre masayı şangır, şungur sallaya sallaya gözlerini kaydırıp boşalta boşalta siktim ablamı

-ohh sıcacıksın ablam
-yakışıklım, aslan kardeşim, ablanın sıcaklığı kurban olsun sana, sen gir o sıcaklığa doldur ablanı
-ablaaa
-efendim aşkımm
-şunun zamanı gelmedi mi sence?
-n... neyin?

Sikimi amcığından çıkarıp göt deliğine dayadım ama hareket etmiyordum. Ablamın ayakları yere değmeden masada uzanıyordu, kafasını çevirip yüzünde büyük bir korkuyla bana baktı, benim güzel orospu ablacığımdı o, bir an kıyamayacaktım ama bilirsiniz sik kalkınca dur durağı olmuyor insanın, ittirip zorlamaya başladım.

-ayhhihhhh, ihhhhh, ihh, Kenan dur, ddduur
-abla üzgünüm, şu an kimse seni benim altımdan alamaz, o göt bugün parça pinçik olacak maalesef
-K.. Kenan, yavaş bari lütfen aşkım muhtemelen bebeğini taşıyorum ben senin, ablana acı biraz
-yok ya acımayacağım
-agh, aghhhhhh, orospuu çoc. Ahh aşkım, kardeşim nolur yavaş nolur

Sikimi bağıra çağıra yarıya kadar almıştı, gözleri dolmuş usul usul ağlıyordu. Ne güzel kızdı benim ablam

-Yıldız tekte aldı beni götüne, onu da baya bağırttım ama üzgünüm ablacım götünü sikmeden duramazdım

Yıldız’ı duyunca biraz hırslandı...

-sikkkk ablacımmm istediğin kadar sik, ablan senin, sadece biraz yavaş yalvarırım, çok güçlüsün ikiye böleceksin beni...

Elimle ağzını kapayıp biraz zorladım, sikim sanki deliği yeni açar gibi yara yara gidiyordum götünün derinliklerine, biraz sonra onun elimin içine girip hüngür hüngür ağlamaları arasında dibi buldum.

-Kenannn ablacımmm bağırsaklarımı parçalayacaksın bu ne yaa kocaman, am neyine yetmiyor offf
-Üzgünüm askım tek seferlik bile olsa bu götü sikmem lazımdı
-uhu, uhu tamam sik, offf, sadece biraz yavaş

Belinden kavrayıp yavaş yavaş git gele başladım, ne güzeldi ablamın götünü sikmek, onu hüngür hüngür ağlatarak götünden becermek. Hayatın tadı buydu resmen, bi on dakika kadar zorladım, böyle ablam da iyice ıslanmıştı ve amının suyu götünü de iyice kayganlaştırmıştı, biraz hızlanmaya başladım, daha sonra oda yine en sevdiğim ritim olan şak şak şak diye kesintisiz ritmime kavuştu. Ablamın göt yanakları kasıklarımın darbeleriyle dalgalanırken ağlayan ablamın saçını çekip kafasını kaldırdım.

-Bak tek sefer ama unutulmaz bi sefer oluyor

dedim gözlerim kaya kaya...

-ne tek seferi kardeşim, beni buna alıştırdıktan sonra tek sefer mi olur, bol bol sikeceksin ablacığının daracık göt deliğini
-ohh kurban olayım o göt deliğine
-senin orası bebeğim, doldur içini, ablanın götünün içi bile senin döllerinle bembeyaz olsun, bayılıyorum döllerinin kokusuna, kıvamına, yapışkanlığına, onları götümde hissetmek istiyorum, hadi Kenan’ım, hadi minik bebeğim genişlet ablanı

Hem ablamın bağıra çağıra ağlaya ağlaya yalvarmaları hem de göt deliğinin harbiden daracık olmasıyla iyice coşmuş boşalmaya yaklaşmıştım, saçını çekip ablamı koklaya koklaya içine son kez sapladım, taşşaklarım kasılıyor, sikim ablamın götünde kalp gibi atıyordu. Ablam

-ayh dölllll, işte bu kardeşimin dölleri

diye bağıra bağıra boşalttıklarımı götüne aldı, geri çekildiğimde manzara müthişti, ablamın genişlemiş ve döllerim kızarmış göt deliğinden pürüzsüz bacaklarına nehir gibi akıyor, ayaklarına ordan sa yere ulaşıyordu. Ablamı kaldırıp dudaklarına yapıştım, bir süre öylece öpüştük...

-ayhh
-noldu ablacımmm
-nolucak Kenan ya götüm acıyor, nasıl yürüyecem
-dur bakalım merhem falan yok mu evde?
-yok...
-markete gidelim mi o zaman hem alışveriş yapmış oluruz?
-olur aşkım, şu donumu topla bi, senin yüzünden ördek gibi yürüyecem zaten, ortalığı toplayayım

dedi. On dakika kadar sonra arabayla şehir merkezine yola çıkmıştık, ablam sürücü koltuğunda dikkatli ama yüzünde hafif bir acı ifadesiyle sürüyordu arabayı. Yarım saat sonra merkeze cok yakın dev bir markete geldik, amacımız merhem almaktı ama ev alışverişinin de zararı olmazdı. Sohbet ede ede alışverişe başladık, yiyecek ve tatlı aldık sonra Yıldız ablamın Mitsubishi’sine bakım gerektiği için detaylı bir alet çantası ve motor bakımı için de set aldım, oyalanmak için de arabayı iyi bir cilalamak gerekecekti. Araba 99 model çok yakışıklı bir galanttı Türkiye’de pek bulunmazdı, toparlasam çok güzel duracaktı.

Ablamla bakınırken giyim reyonuna geldik, fileli çoraplar ve külotlu çoraplar dikkatimi çekti, ablamı oraya çekip bir iki tane seçtirdim, ablam da

-azgın kardeşim benim, hiç doymuyorsun di mi sen, bak ablasına fileli çoraplar giydirip öyle sikecek bide

diye bana bulaşıyordu.

-off abla bacakların, minicik ayakların ne güzel durur bunun içinde var yaaa
-ohh aşkım benimm, alalım bir iki tane, ayaklarımı sararım etrafına, o fileli çorapları güzelce bi döllersin, nasıl fikir
-harikaaa

diye oynaşa oynaşa bir iki tane seçtik, tam o sırada ablam kafasını kaldırıp donup kaldı. Bir oğlan vardı karşımızda, kıvırcık saçlı, sıska, 1.78 boylarında gözlüklü bi elemandı, yanında da yine çıtı pıt güzel ve sarışın bi kız vardı, eleman yakışıklı sayılırdı. Ablamın şaşkınlığından kim olduğunu hemen anladım...

-Dan
-Oh hey...

diye bir an karşılıklı donup kaldılar, sonra kız yüzünde rahatsız bir bakışla araya girdi ve samimiyetsiz bir sohbet başladı. İki tarafta seslerini alçak tutuyordu, Bu ablamın eski nişanlısı ve onun karısı olmalıydı, ikisi de meraklı ve hatta şaşkın gözlerle ara sıra beni kesiyordu, ne dediklerini anlamıyordum ama konunun bana geldiğini hissettiğim bir anda tam ablam beni tanıtmak için bana dönmüşken ablama arkadan sarılıp onu kendime çektim, boynuna bir öpücük kondurup ellerimi belinde gezdirdim,
ablam

-K...Kenan napıyorsun?
-kim olduğumu soruyorlar di mi?
-evet
-nişanlım de
-ne?
-nişanlın olduğumu söyle, hatta bebek beklediğimizi de söyle.
-ablacımmm
-kimse bilmek zorunda değil, biz kardeş olduğumuzu bilsek yeter, senin şu an bu ibnelerin önünde kardeşe değil bir kocaya ihtiyacın var ve ben senin kocanım

Ablamın gözlerinde gururlu bakışlar belirdi.

-emrin olur kocamm

diyerek dönüp az önceki özgüvensiz halini atmış bir şekilde onlara beni tanıttı ben de selam verdim. Ablam karnını okşayınca ikisi de cok şaşırdı. Bebek beklemesine cok şaşırmışlardı, onlar yüzlerinde şaşkınlık ve hasetle uzaklaşırken ablam boynuma atlayıp beni öpücüklere boğdu.

-ohh aslan kardeşim benim, ablasının kocası, bebeğinin babası, çok mutluyum, şu orospu çocuklarını çatlarken gördüm yaaa istediğim her lafı soktum ya bundan sonra beni şuraya domaltıp herkesin gözü önünde siksen yine o kadar sesim çıkmaz, kurban olayım sana
-Ahhaah, dur şapşal kız neler söyledin?
-Kenan benim nişanlım, yakında evleneceğiz dedim, sonra bebek bekliyoruz dedim, sonra sağlıklı olup olmadığımı sordular ben de bebek çok sağlıklı sadece tek kişiyle seviştiğim için hastalık taşımıyorum o da zaten 5 kişilik sikebiliyor dedim
-cidden böyle mi dedin?
-yumuşatarak söyledim ama evet resmen bunu dedim aşkımm
-aferin ablacığıma

diyip dudaklarına yapıştım. Ablam kudurmuştu bile, götünün acısını unutup hemen alışverişi bitirtip beni arabaya sürükledi, arabanın anahtarını kucağıma fırlattı.

-abla ehliyetim burda geçersiz
-ya nolucak, burda polis olmaz, sen sür, hem ben meşgul olcam

diye melek yüzüne yakışmayan bir şekilde gülümsedi. O gün Avustralya trafiğinde ilk kez araba kullanırken ilk araba sakomu ablamın sulu ağzından aldım. Ablam alışveriş merkezi otoparkından evin garajına kadar bir kere bile sikimi ağzından çıkarmadı, yeri geldi boğazına kadar almaya zorladı, yeri geldi taşaklarımı emdi ama tükürükleri bir an bile sikimden uzaklaşmadı, yol boyunca dolu ağzından

-ahhh, ablasının aslanı, ahhh, ablasının kocası, ablasının erkeği, ablan kurban olsun yarağına, yarın sabah evdekiler bi gitsin o fileli çorabı yırta yırta sikeceksin ablanı, söözzzz

sözleri eksik olmadı. Eve girdiğimizde Orkide ve Yıldız çoktan dönmüştü bile, ablam götünü merhemlemek ve toparlanmak için duşa kaçtı, ben de Orkide’yle biraz sohbet ettim. Hafif tadı kaçıktı gibi ama benden uzak durmuyordu, ben öpücüklerimi yapıştırınca kızarıp bozardı ama bir şeye bozuk gibiydi, sormak istedim ama evde kalabalık ortamda bana açılmayacağını biliyordum, zaten erkenden kaçıp uyuyacağım diyerek odasına gitti. Yıldız ablam ayaklarını sehpaya uzatmış, üzerinde spor sütyeni ve tayt ile duruyor, bir yandan da telefondan bir şeyle uğraşıyordu.

-hayırdır ablacım üzerini değişmeye niyetin yok galiba...
-yorgunuz Kenan beyy, işte bütün gün ayaktaydık, üstüne bir de spora gittik
-iyi aktif geçmiş günün ne güzel

diyip yanağına bir öpücük kondurdum, huysuz ifadesi bozulup bir an güldü, Yıldız ablamın bütün o şeytanlığının altında o kadar güzel bir gülüşü vardı ki deliriyordum. Telefona bezgin bir bakış atıp kanepeye fırlattı, bu gece galiba benimsin Kenan bey, sabah ablamı buldozer gibi becermişsindir kesin..

-yaptık bişiler.
-iyi bakalım şimdi sıra bende ama malum minik çiçeğimizden ötürü beni sikemeyeceksin

dedi fısıldayarak.

-Ben de bugün sana ufak bir eğlence hazırladım

diyip beni odasına çekti. Fark ettiğim ilk şey ablamın aşırı ter koktuğuydu, gerçekten deli gibi spor yapmıştı ve yıkanmamıştı, hala terinin ıslaklığı bile seziliyordu ama bu yoğun ekşi koku kötü bir koku değildi. Kadın teri kokusunu bilirsiniz, bütün o ekşiliğinin yanında öyle çekici öyle seksi bir kokudur ki. Ablam beni yatağa ittirip sırt üstü yatırdı, sonra şortumu çıkarıp bi köşeye attı, bacaklarımın arasına oturdu, ayaklarını yüzüme doğru uzattı, şimdi iki ayağı suratımın iki kenarında, ellerim ayak bileklerinde oturuyorduk.

-ayaklarımı cok seviyordun ben de seni ne mutlu eder diye internette araştırdım, deniyoruz bakalım hoşuna gidecek miii diye sikime okkalı bir tükürük fırlatıp sıvazlamaya başladı, daha ablamın ayak kokusunu alır almaz sikim arşa ulaşmıştı bile o yüzden hiç zorlanmadı. Siyah Nike çorapları cidden aşırı yoğun ayak kokuyordu ama bu koku benim için dünyada mümkün olan en güzel kokuydu. Çoraplı ayaklarını suratıma bastı, ben terli ayak tabanlarını koklarken baştan sona sikimi sıvazlayıp,

-sapık köpek, sikin kemik gibi oldu, sen daha ablalarının terine, ayağına bu kadar azacaksan yandık valla
diye sürekli laf sokuyordu. Hipnoz olmuş şekilde ayaklarını tutmuş, çorap tabanlarına burnumu yapıştırmış, tam parmaklarla ayağın birleştiği yeri yani kokunun en yoğun olduğu yeri koklayıp kendimden geçiyordum. Cidden her nefes tiner çekmek gibi bir etki yaratıyordu..

-koklaaa sapık köpek seni, ablasının köpüşü, yavru köpek seni, kokla ablanın ayaklarını, ablan senin için kapalı ayakkabılarla Sydney sıcağında 1 saat koşu yaptı, en kalın çoraplarını giydi ki teri iyice sinsin, kardeşinin burnu şenlensin, nasıl güzel kokuyor mu Yıldız ablanın ayakları?
-a...abla dünyanın en iyi kokusu
-öp ablanın ayaklarını

Emri alır almaz çoraplı ayaklarına öpücük yağdırmaya başladım, her yerini öpüyor iyice kendimden geçiyordum. Bi yarım saat o koku ve öpücüklerle mest bir şekilde ablamın terli ayaklarının altında ezilmenin tadını çıkardım. 190 adamdım ama 1.60 lık minik ablamın ayaklarının altında onun dediği gibi köpeğe dönmüştüm bu da benim zayıf noktamdı işte.

-Çorapların birini çıkar köpekçik

diye emir verdi ben de sol ayağındaki çorabı çıkarıp, pürüzsüz ama terden dolayı ıslak ayak tabanıyla karşı karşıya geldim. Ablam çıkardığım çorabı alıp sikime geçirdi, iki eliyle sikimi sıvazlamaya devam ediyor, o sıktıkça ablamın terli çorabından akan terler sikimi ıslatıyordu, gebermek üzereydim

-çıplak tabanı yala köpekçik, ablan senin için ıslattı o ayakları, sen kurula bakalım

oyhhh diye resmen saldırdım, baştan sona, aşağı yukarı ablamın ayaklarını tertemiz yapıp zevkten geberiyordum. 10 dakika boyunca cenneti yaşayınca sikim ******* noktasına geldi, ablam da bunu hissetmiş olacak ki sikimi ve çorabı kökünden sıkıp beni durdurdu

-yalama... kes...

Emir gelir gelmez yalamayı kestim.

-şimdi ayaklarımı tekrar kokla, tek nefesin oymuş gibi burnuna daya, burnuna ciğerlerine oksijen ulaşmayacak, ablanın ayak kokusu dışında hiçbir şey ulaşmayacak...

Tekrar parmakların ve ayağın birleştiği o harika noktaya burnumu dayadım

-ne hissediyorsun Kenan?
-hmph?
-ayaklarımı koklarken ne hissediyorsun da bu kadar azıyorsun?
-bilmiyorum abla, sanırım, sanırım güvende hissediyorum...

bu cümle ablamın yüzüne bir gülümseme kondurdu.

-aferin benim şerefsiz, tatlı kardeşime, sen bize güçlü yönünü gösterip bilmiş bilmiş konuşuyorsun ama sen de yalnızdın değil mi? Biz gelmeden önce tek başınaydın, kimsen yoktu, kimse seni sevmiyordu.
-evet abla kimsem yok
-yok tu! Artık var küçük piçim benim, sen benimsin, Asya’nınsın, Orkide’ninsin. Ablanın ayaklarının altında güvendesin bir tanem, ablan hep senin yanında olacak, seni hep koruyacak, iri olan sen olsan ve bizi koruyan sen olsan da kendini kötü hissettiğin her an ablan seni memelerinde sakinleştirecek, seni ayaklarının altına alıp koruyacak, kokla ablanın ayaklarını

diyip sikimi deli gibi sıvazlamaya başladı...

-ablan seni çok seviyor bi tanem, ablan sana aşık, ablasının bir tanecik köpeği, hadi bosalllll, ablanın çoraplarına bosalllll, o kokuya bir de döllerin karışsın, minik köpek, hadi minik köpek, ablasının tatlı kardeşi hadii

Minik ellerinin sıvazlamasına, çorabın ıslaklığına ve suratımdaki tabanlara, o kokuya ve en çok da ablamın aşk dolu sözlerine dayanamayıp kasıla kasıla, kıvrana kıvrana ablamın terli spor çorabına döllerimi fışkırtmaya başladım.

-aghhh, aghhh, ohhhh
-oyş, doldur çorabı köpekçikkkkk ama az sessiz Orkide’yi uyandırma
-ahhh

Bir süre ablamın ayaklarının altında köpek gibi nefeslenmeye devam ettim sonra ablam toparlandı, sikimdeki resmen rengi değişmiş çorabı alıp bana gösterdi, sonra beni bile şoka sokan bir şey yapıp çorabın iç kısmını dışarı çevirdi, içeriye yapışmış döllerimi dilini çıkara çıkara gözlerime baka baka yaladı yuttu, her büyük döl parçası dilinin üzerinde kaybolduğunda dondurma yiyor gibi

-mmmhh, çok lezzetliii

demesi falan inmiş sikimi yine hareketlendirdi. Çorabı yarım yamalak temizledikten sonra tekrar ayağına giydi, yatakta yanıma doğru uzanıp beni dudaklarımdan öptü, bir süre öpüştük, yastıkların üzerinde uzanırken.

-nasıldı tatlım?

diye gerçekten merak ederek sordu.

-güzel ablam benim çok teşekkür ederim, hayatımda böyle bir zevk yasamamıştım...
-ohhh aferin köpekçik, Asya ablanla da yaparsın ara sıra, ona da anlatırım, gerçi o söylemişti ayaklarını sikiyormuşsun zaten ama eminim böylesini yapmak gelmemiştir aklına, ahaha
-ohh harikasınız, aşığım ikinizi deee
-şimdi sana bi görev, yarın benim arabayı toparla da akşam işten gelince senle bir geziye çıkalım, arka koltuk çok geniştir, kullanmamızın zamanı geldi de geçiyor

diye tek gözünü kırpıp göğsüme sokuldu. Zevkten ve terden bayılmış halde uykunun tatlı kollarına daldık. Ertesi sabah Asya ablam fileli çoraplarını giyip yanıma geldi ama seks yapamadık, kendini hasta hissediyordu.

-özür dilerim aşkım
-ne özrü güzel ablacımmm, sen kendini iyi hisset yeter ki sana bir şeyler hazırlayayım mı?
-yok aşkım, ben Yıldız’la Orkide’yi ise gönderirken yedim, seninle de bol bol eğleniriz diyordum ama olmadı, karnım ağrıyor nedense

dedi. Açık renk ve düz göbeğine öpücükler kondurdum.

-belki bebeğin orada kendine yer açıyordur

dedim gülerek. Ablam bu dediğime çok mutlu oldu ama henüz test almak için erken olduğunu, bana çalışmaya devam etmemiz gerektiğini söyledi, tabi benim canıma minnetti, sevişmesek de belki de yarım saat ablamın ellerine, fileli çoraplı ayaklarına, bacaklarına ve karnına masaj yaptım, sonrasında kucağıma aldım ve yataktan çıkana kadar öpüşüp koklaştık.
Published by afuygun
9 months ago
Comments
Please or to post comments