Çok Hızlı - 8

Çiğdem yine çok güzeldi, daha sabah ayrılmıştık ama sanki yüzyıldır görmemişim gibi özlemiştim, kapıdan girer girmez sımsıkı sarıldık birbirimize.

-"Özledim!"
-"Ben de!"

dedi. Elele koltuğa oturduk.

-"Kahve yapayım mı?"
-"Hayır, yanımdan ayrılma!"

dedim. Başını omzuma koydu, elimi omzuna atıp sımsıkı kendime çektim.

-"Böyle devam edebilir miyiz?"
-"Neden olmasın!"
-"Merve'ye bunu yapamam ama seni..."

dedi kaldı. O anda gelen mesaj sesi ile kendime geldim. Sevgi,
*Geliyor musun?
yazmış. Çiğdem,

-"Evden mi?"
-"Boş ver!"
-"Hayır, gitmelisin!"

Kapıda tekrar sıkı sıkı sarıldık, dudaklarımız kenetlendi sonra beni kendinden uzaklaştırıp,

-"Git!"

dedi. Fatma geçen sefer karşıladığı siyah jartiyerli olan kıyafeti giymişti, aynı kıyafetin kırmızısı da Sevgi'deydi, Hikmet üçüncü kadehe geçmiş, hanımlar ikinci kadehteydi. Keyfim yoktu ama arka arkaya iki kadeh attım, biraz olsun kendime gelmiştim. Ben de onlara uymak için sadece boxerla oturmuştum sofraya, hanımlar masanın altına girmiş Fatma Hikmet'e, Sevgi’de bana sakso çekiyordu. Sevgi'yi masa altında aldım, Fatma'yı da çektim, Fatma'yı koltuğa yatırdım, Hikmet'e de koltuğun ayak ucuna geçip yarağını Fatma'nın ağzına vermesini söyledim, Sevgi'yi de Fatma'nın amcığına doğru domaltıp yarağımı amcığına daldırdım. Sevgi Fatma'nın amını dillerken Hikmet'in yarağı Fatma'nın ağzında bir kaybolup bir görünür oluyordu, aklım Çiğdem'de bedenim buradaydı. Ona sarılmayı o kadar çok istiyordum ki aklımı sikişe veremiyordum. Sevgi'nin nefes nefese,

-"Yeter, Orhan’ım yeter!"

deyip kenara çekilmesi ile Fatma gelip yarağımın önünde domaldı ve yarağımı amına aldı. Hikmet'e baktım masaya geçmiş dördüncü duble rakısını bitirmek üzereydi, saate baktım 45 dakikadır Sevgi'yi sikmiştim, tekrar Çiğdem'le olduğum hayaline dalmıştım. Tekrar ortama döndüğümde ben Fatma'nın götünü sikerken Sevgi, Fatma'nın altında taşaklarımı yalıyor, vibratörü kendi götüne sokup çıkarıyordu, Hikmet masada kaykılmış yarağını kaldırmak için okşamaya çalışıyordu, hem Fatma hem Sevgi defalarca orgazm olmuş ama ben daha boşalamamıştım.

-"Kızlar kusura bakmayın, evde kız hasta, aklım orda, sırf size söz verdim diye geldim, bu akşam beni mazur görür müsünüz?"

diye izin istedim. Onlar da,

-"Zorda bıraktık seni, söyleseydin keşke!"

dediler. Hemen elime yüzüme vücuduma bir su tutup müsaade istedim, ben çıkarken Hikmet sızmış, Fatma ve Sevgi,

-"Biz bunla idare ederiz!"

deyip vibratörü kapmaya çalışıyorlardı. Saat 22:00'de gelmiş, 23:45'de çıkmıştım, Çiğdem'e yazdım,
*Uyudun mu?
*Aklımda sen varken mümkün değil!
*Geliyorum!
*Gelme!
*Duramıyorum!
*Eşin?
*Gelince anlatırım!

dedim. Tekel bayisine uğrayıp 100'lük rakı, bir kaç meze, bir kaç da bira aldım. 00:05 de kapısındaydım, elimdekileri aldı, masayı kurdu, el ele oturduk. Göz göze,

-"Bize!"

diye kadeh kaldırdık, arada uzanıp derin derin öpüşüyorduk.

-"Sahi evdekine ne dedin?"
-"Annesi rahatsızlanmış, annesine bıraktım!"

dedim. Kadehlerimizi sehpaya alıp koltukta yan yana oturduk, Çiğdem'in bende yarattığı duygu selini kelimelere dökmem mümkün değil, sürekli birbirimize dokunuyorduk ama seks dokunuşu değildi, aşık oluyorduk.

-"Sen en yakın arkadaşımın hem de patronumun sevgilisisin!"
-"Ayrılırım, bitiririm!"
-"Hayır olmaz, o hayatında ilk kez bu kadar mutlu!"
-"Ama böyle de ne yapacağız?"
-"Sakin olalım, sevişemediğimiz için bu ateşle yanıyor olabilir miyiz?"
-"Sanmam!"

dedim. Tişörtümü kendi elleriyle çıkarttı, kendi tişörtünü de bana çıkarttırdı, sütyen kopçasını açtığında bembeyaz teninde muhteşem iki göğüs beni yala yut! Diyordu, sonra tekrar yanyana koltuğa oturduk,

-"Tenin tenime değsin istiyorum!"

diyor, göğüslerini bana bastırıyor, göğüs kıllarımla oynuyor, birbirimize sımsıkı sarılıyorduk. Birer kadeh daha içtik, vücutlarımıza küçük öpücükler konduruyorduk, kah omzunu öpüyordum, kah o benim boynumu, seksten çok aşktı...

Gece saat 03:00'de yatak odasına geçtik, pantolonumu ve boxerımı çıkardı, ben de onun şortunu ve külodunu çıkardım, bu kez çırılçıplak yattık, birbirimizi öpe öpe uykuya daldık. Saat 04:30 gibi uyandım, kollarımda kaşık pozisyonunda uyuyordu, omuzbaşını öptüm dudaklarım ordan da boynuna kaydı, uyanıp bana döndü, dudaklarını dudaklarıma getirdi, bacağını kalçalarıma doğru kaldırdı, bu hareketle yarağım tam bacak arasına yerleşti fakat ne ben içine girmek için hareket ediyordum ne de o her hangi bir hareket yapıyordu, sadece birbirimize sürtünerek öpüşüyor, birbirimizi öpüyor, ellerimizle vücudumuzu dolaşıyorduk. İçine girmeden sabah 07:30'a dek yatakta oynaştık, ben iki kez boşaldım, o kaç kez orgazm oldu bilmiyordum ama sanki boşalan biz değilmişiz gibi sadece sürtünüp oyunlarla arka arkaya boşalmıştık. Öpe öpe birbirimize duş aldırdık, kan çanağı gözlerle çorbalarımızı içip onu iş yerine 2 sokak kala bıraktım, sonra da kendi iş yerime gittim. Ofisime vardığımda Sevgi geldi ve

-"Kız nasıl?"

diye sordu.

-"İyi, sorun yok!"
-"Hikmet gidiyor, benim daha çok ilgiye ihtiyacım olacak biliyorsun değil mi?"
-"Hı hı, biliyorum!"

dedim ama aklımda sadece sevdiğim sarışın güzel kadın Çiğdem vardı.

Cumartesi akşamı iş çıkışı Karacabey boğazına Malkara'ya gittim, karım ve kızım ile hafta sonunu geçirip pazartesi sabahı erkenden iş yerime yola çıktım. Hafta sonu telefonumu kapatmıştım, kimseye laf yetiştirecek halim yoktu, yolda telefonu açtım, herkesten 4-5 mesaj vardı ama en ilginci 3-4 akşam önce bana orospu muamelesi yaptın, bir daha arama! diyen Güzin'dendi.
*Eğer bir daha öyle davranmayacağına söz verirsen tekrar görüşebiliriz!
Orospuya orospu gibi davranılır! yazıp sildim. Öğlene doğru telefonum çaldı, Çiğdem arıyordu.

-"Aşkım babam fenalaşmış, ben şu an otobüsteyim Edirne'ye gidiyorum!"
-"Geçmiş olsun!"

deyip iyi yolculuklar diledim. Onu özleyeceğimi biliyordu ama yine de söyledim.

-"Ben de birtanem!"

dedi. Pazartesi, salı evde dinlendim, akşamları rakımı koyup balkona bile çıkmadan mutfakta içtim, gelen mesajın haddi hesabı yoktu, okuduğumu sildim, sadece aşkım Çiğdem'le mesajlaşıyordum. Babası kalp krizi geçirmiş, hastanede yoğun bakımdaydı, sadece haberleşiyorduk. Çarşamba öğleden sonra Sevgi,
*Akşama bekliyorum!
dedi. Kafamı dağıtırım diye gittim, aşağıdan,
*Geldim!
diye yazdım.
*Kapı açık!
diye cevap geldi. İçeri girdim, kapıda kimse yoktu sadece koridorun lambası yanıyordu, kapıyı kapatıp yatak odasına doğru gittim, içeride Fatma ve Sevgi yatakta birbirleri ile sevişiyordu, ikisi de dönüp ellerini uzatıp beni yatağa çektiler, başıma gelecekleri bildiğimden yolda bir hap atmıştım. Fatma söze girdi,

-"Orospuların seni bekliyordu kocacığım!"

diye. Sevgi devam etti,

-"Pezevengimiz çıkarken vizite ücretini portmantoya koysun diye tembihledi!"

dedi. Fatma’da,

-"Bahşişin bolmuş, o yüzden sana kucak dansıyla başlayalım istiyoruz!"

deyip telefonuna dokundu ve iç gıdıklayıcı bir müzik yayıldı. Fatma beni koltuğa oturttu, Sevgi’de gelip yüzüme doğru önce göğüslerini salladı, sonra da kalçalarını hareket ettirerek yarağıma sürtündüğü bir dansa başladı. Bir iki ay önce ağzına bile ilk kez alan bir kadından kucak dansı yapan orospuya dönmüştü ama tabii ben bundan çok memnundum. Fatma’da bu arada Sevgi'nin göğüslerini avuçlayıp ısırıyor, vibratörü amına götüne sürtüp sonra da ağzına alıp vibratöre sakso çekiyordu.

-"Domalın lan yatağa, amk orospuları!"

dedim. İkisi de domalıp,

-"İkimizi aynı anda mı sikeceksin kocacığım?"

dedi Sevgi, Fatma’da,

-"Siker benim koçum, her deliğimizi siker kocacığım!"

diyordu. Birinin amından çıkardığım yarağımı diğerine sokuyor, arada boş kalanın amına vibratörü geçiriyor, aynı anda pompalıyordum, ikisi de,

-"Sik bizi kocacığım!"

diye zevk çığlıkları atıyordu.

-"Yardım çağıracağım orospularım, yetemedim size!"

dedikçe ikisi birden çığlıklar atarak,

-"Çağır kocacığım, bütün kahvehaneyi çağır, amımızı götümüzü siksinler, öyle siksinler ki götümüzün üstüne oturamayalım, kalın, kirli, kıllı siklerini her yerimize soksunlar!"

diye bağıra bağıra orgazm oluyorlardı. Yarım saatten fazla siktim ikisini de, sonra da,

-"Dönün yüzünüzü!"

deyip yüzlerine attırdım, ikisi de elleri dilleri ile yalanıp döllerimi sindirdiler, Fatma Sevgi'ye,

-"Nasıl, orospu rolünü sevdin mi?"

dedi, Sevgi’de,

-"İki aydır çeşit çeşit her yerde sikti beni Orhan, hatta Hikmet'le, senle gruplar yaptık ama ben bu kadar zevk almadım hiç!"

dedi, sonra hepimize bira getirdi. Biralar bittiğinde neredeyse aynı şeyleri konuşarak bu sefer de götlerinden siktim ve tekrar yüzlerine boşaldım.

-"Eve gitmem lazım!"

deyip, 23:00 civarı ordan çıktım. Merdivenlerden inerek alt kata geldiğimde kamyoncunun karısı dedikleri kadın olsa gerek kafam kadar göğüsleri askılı bluzundan taşan, giydiği penye şort koca götünün arasına girmiş halde kapıyı açıp çöp poşetini yere bıraktı, otomat sensörlü olduğundan ışık yanıyordu, kadınla göz göze geldik ama kadın içeri girip kapıyı kapamadı, ben merdivenlere devam ederken mecburen önünden geçtim.

-"Hımmm!"

dedi. Döndüm,

-"Pardon?"
-"Zevkliymişler!"

deyip içeri girdi kapıyı kapadı. Kendi kendime lan Orhan nasıl bir apartman burası deyip merdivenleri indim, arabama binip evimin yolunu tuttum.
Published by afuygun
10 months ago
Comments
Please or to post comments