AYÇA - Film Yıldızı 2
Güle oynaya tenis kortuna gittik, hareket ettikçe diri göğüsleri zıplıyor, eğilip hareket ettikçe kalçaları yine gözlere dehşet bir ziyafet çekiyordu, o sırada telefonuma mesaj geldi.
*Teklifini kabul ediyorum ama onu ellerinle bana teslim edeceksin. Ben, Murat ve Arzu, 20 bin EU.
diye yazmıştı. Yönetmen Ahmet benim dün ona gönderdiğim ve Arzu'nun tüm maharetlerinin olduğu kısa video sonucunda.
*Tenis kortu soyunma odaları, 15 dakika sonra kamera ile kapıdan girin
diye yazdım cevaben.
*Tamamdır
diye cevap gelince Arzu ile bir kaç kez daha topu karşılıklı attık.
-"Baksana, yeni bir sahne çekelim mi?"
diye seslendim. Kikirdedi.
-"Ya dur utandırma"
diye yanıtladı gülerek.
-"Hadi ama, böyle harika görünüyorsun"
diye gülünce hızlıca havaya girdi.
-"Tamam,"
diye yanıtlayınca elimi usulca eteğin altına sokup kalçasını avuçladım.
-"Burda mı istiyorsun, gören olur"
diye yanıtlayınca
-"Şurdaki soyunma odalarına gidelim"
dedim. Kalçalarını okşaya okşaya soyunma odasına kadar gittik, girerken fark ettim ki Orhan ve Ahmet, kameramanla çoktan tenis kortunun orda yerlerini almışlar kayıta bile başlamışlardı. Eteği hafifçe kaldırınca Arzu’da birden geriye baktı.
-"Gelmişler şimdi gördüler bizi"
diye hafif bir direniş gösterse de
-"hadi, merak etme, gelmezler buraya..."
diye içeriye girdik ve öpüşmeye başladık.
-"Ya biraz, bence, yani gelirlerse"
falan diye tedirgin oldu.
-"Merak etme senin kameramanın burda"
diye güldüm.
-"Hem fena mı, biz rol yapıyorduk gerçek olur işte"
diye gülünce.
-"Komiksin.. onu bir gören olursa başıma neler gelir sen biliyor musun!"
diye çıkıştı.
-"Hadi konuşma da şunu tekrar ağzına al"
diye gülerek omuzlarından bastırınca
-"Resmen konulu porno çekiyoruz yani"
diye gülüp şortumu aşağı sıyırdı.
-"Ooo.. konulu falan biliyorsun yani"
diye güldüm. Taşaklarımı hafifçe somurduktan hemen sonra
-"Kadınlar da porno seyreder"
diye ekledi.
-"Ama hızlı olalım, yakalanmak istemiyorum"
diye aletimi sıvazlayıp başını tekrar ağzına yerleştirdi, bir süre daha somurup sünnet çizgisini yaladı.
-"Hadi, keyfini çıkar"
diye mırıldanıp başını bastırınca devam etti. Önüne ve arkasına uzun dil darbeleri sonrasında başında diliyle döndü, dilinin ucunu sünnet çizgisinin oradan deliğine kadar her yere değdirdi, sonra birden yarısına kadar somurup ağzına aldı. Eliyle sıvazlamayı ve arada taşaklarımla oynamayı da ihmal etmiyordu, dışardan sesler duyunca
-"ya hadi boş ver, biraz sabret sonra yapalım"
diye yavaşça ayağa kalktı ama
-"hadi artık bak zaten iyice kaldırdın "
diye elimi eteğinin altına sokup tangasını kenara sıyırdım, işaret parmağım çoktan klitorisini bulmuştu.
-"Hadi, yapma lütfen"
diye hafifçe inledi ama çok da karşı koyabilecek hali kalmamıştı, klitorisine ilk dokunuştan sonra.
-"Hadi, sen de istiyorsun"
diye mırıldandım.
-"Tamam, hadi çabuk olalım ama"
diye arkasını döndü, kabine yöneldik. Bir ayağını klozetin üzerine koydu, eteği kendiliğinden yukarı sıyrıldı, bana sadece tangasını kenara kaydırmak kalmıştı, dilimle arkadan yavaşça kadınlığına daldım.
-"off... yarraktan önce diline bayıldım"
diye inledi. Kadınlığının dudaklarını iki yana ayırıp pembeliklere dil attım, şişmiş klitorisini hafifçe somurup ısırırken dilim devamında yavaşça kadınlığına kaydı. Kameraman Murat kapıdan içeriye yavaşça süzüldü, arkasından yönetmen Ahmet girdi, Arzu'ya arkadan döşerken yavaştan kayıt başlamıştı. Ahmet gevrek gevrek gülerek
-"Devam et devam et.. harika açı"
diye fısıldayınca Arzu birden önümden kurtuldu.
-"Yaa.. napıyorsunuz, kamera falan, hayır"
diye önünü kapatmaya çalıştı.
-"Seni film endüstrisine kazandırıyoruz"
diye güldü Ahmet.
-"Hadi hadi devam... harikaydınız"
diye seslendi. Arzu eteğini ve önünü kapatmaya uğraşırken kopçasını açıp bir çırpıda düşürdüm.
-"ahh, sen bu işi biliyorsun oğlum"
diye güldü Ahmet. Arzu
-"Yaa.. lütfen bak bu benim sonum olur"
diye kendini kapatmaya çalışıyordu.
-"Merak etme, yüzleri yapay zeka ile hep değiştiriyoruz, seni asla kimse tanımaz"
diye güldü Ahmet. O sırada kameraman Murat yanımıza yaklaştı ve kamerayı Ahmet'e çevirdi, vizörde Ahmet'in yüzü yerine yapay zekanın belirlediği bir yüz belirmişti.
-"Bu seni ikna eder sanırım"
diye güldü Murat.
-"Ya yapmayın, saçmalamayın, ben böyle bir şeyin parçası olmak istemiyorum"
diye çıkışınca Ahmet
-"Belki 2 bin EU seni bir parçası olmaya ikna eder"
diye seslenince Arzu durdu
-"2 bin EU"
diye tekrarladı.
-"Başlangıç için..."
diye güldü. Fermuarını açıp aletini sıvazladı.
-"Diğer detayları Menajerin zaten biliyor, sonra sana anlatır "
diye seslenince Arzu direnmeyi bıraktı ama yine de elleriyle kendini kapatmaya uğraşıyordu.
-"Böyle devam et, tedirginliğin hoşuma gitti"
diye gülerken kendi aletini Arzu'ya işaret etti. Murat her anı kayıt altına alıyordu, Arzu kabinden çıkıp dizlerinin üzerinde yere çökünce Ahmet ona yöneldi, pantolonunun dışına çıkardığı aleti Arzu eliyle biraz okşadı, henüz kalkmamıştı. Güldü
-"Bununla mı "
diye kikirdeyip yavaşça ağzına aldı, Ahmet'in aletini somura somura büyütmeye başladı. Büyüdükçe ağzına sığmaz olmuştu.
-"Hayır bununla"
diye gülerken Arzu ağzından çıkardığı alete hayranlıkla bakmıştı.
-"Siz bunları nasıl büyütüyorsunuz"
diye gülmüştü.
-"Emdirerek"
diye yanıtladı Ahmet ve aletini tekrar Arzu'nun ağzına yerleştirdi. Somurdu, emdi, yaladı, diliyle taşaklarına kadar inip çıktı.
-"Ağzını güzel kullanıyorsun!"
diye güldü Ahmet.
-“Tam bir porno yıldızı gibisin"
diye ekledi. Arzu Ahmet'in aletinde biraz daha oyalandı, sonra onu kollarından kaldırıp lavabo tezgahının üzerine oturttu.
-"Hadi şu kumaşlardan kurtulalım”
diyerek Arzu'yu çırılçıplak soydu, göğüslerini iki eliyle avuçladı ve birden
-"Harikalar"
diye yumuldu. Bir sağ göğsüne bir sol göğsüne daldı, ısırıp somurdukça Arzu'nun hoşuna gidiyor, aldığı zevkle kıvrım kıvrım kıvranıyordu.
-"Amın bir yerinde dursun"
diye gülerek usulca Arzu'nun kadınlığını avuçladı, sonra bacaklarını iki yana ayırdı.
-"Murat tut bu tarafı"
diye sağ bacağını Murat'a uzattı, sol bacağını da ben tuttum. Şimdi Arzu dirsekleri tezgaha dayalı vaziyette kadınlığını Ahmet'in ağzına sunmuştu, Ahmet Arzu'nun kadınlığının dudaklarını iki yana ayırdı, Arzu çoktan sırılsıklamdı, dilini yavaşça pespembe kadınlığına daldırdı, sonra dili kadının etli dudakları arasında gezindi, kaldırdı ve bu kez tezgahın üzerinde dört ayak pozisyonuna getirdi ve Arzu'yu arkadan yalamaya başladı. Arzu ellerini aynalara dayamış, aldığı zevkle. yay gibi olmuştu, aynadan kendini izleyip başını sağa sola savuruyordu. Ateşli kızdı ve inlemeleri bile fazlasıyla tahrik ediciydi.
-"Aynadan yansıma al"
diye seslenip Arzu'yu döndürdü. Şimdi kadınlığı ve kalçaları aynaya, yüzü bize bakıyordu.
-"Hadi bakalım, tekrar ağzın çalışsın"
diye aletini Arzu'nun ağzına uzattı, Arzu Ahmet'in aletine resmen saldırdı.
-"ooo, iyice azdın demek, iki tane ister misin?"
diye sordu
-"ohh. evet, hadi lütfen"
diye mırıldanınca Murat çoktan kalkmış aletini çıkarıp Arzu'ya uzattı, beni bekliyordu ama gelen Murat olunca itiraz da edemedi. Murat'ın aleti ikimizden de büyük ve kalındı.
-"off... bu dehşet"
diye gülerek başını somurmaya başladı.
-"Abi şunu sen al"
diye kamerayı bana uzatıp ikisi de tüm konsantrasyonunu Arzu'ya verdiler. Bir süre Arzu'nun ağzını becerdikten sonra tezgahın üzerinden yere indirdiler, Arzu bir bacağını hafifçe yukarı kaldırınca Ahmet hızlıca girdi kıza, Murat’ta önde ağzına yerleştirmeyle meşguldü. İnim inlemeleri ağzında Murat'ın aleti varken bile bitmiyor, sicim gibi kıvrılıp, başını sağa sola sallayıp ince ince inledikçe Ahmet’te Murat’da iyice zevke geliyorlardı. Ahmet Arzu'nun baldırlarından kavradı, Murat’da Arzu'nun elleriyle kemerine tutunmasını sağlayıp havaya kaldırdılar, resmen havada sikiyorlardı. Arzu el değmeden Murat'ın aletini yalarken, Ahmet'de kadınlığına girip çıkıyordu, dört ayak üzerine tekrar yere bıraktılar, Ahmet hafifçe Arzu'nun kara deliğini yokladı.
-"ooo.. burda da çalışma olmuş"
diye gülünce Arzu sadece
-"Lütfen,"
diyebildi, Ahmet baş parmağının bir boğumunu içeri soktuğunda biraz daha derinleşmeye başlayınca Arzu iyice kopmaya başladı.
-"Murat bunu tost yapsak ölür"
diye gülerken parmağını da kızın arka deliğinden çıkarmıştı.
-"Bunu başka bir güne bırakalım"
diye gülerek Arzu'ya çakmaya devam etti. İyice hızlanınca Arzu da Murat'ın aletine daha iştahlı saldırıp boğazına kadar sokabildiği kadar sokuyordu.
-"Hadi gel böyle bu sıkı ve sıcak amı sen de sik eski dostum"
diye çıkıp Murat ile yer değiştirdiler. Murat aletinin başını yaslayıp
-"off... çok sıkı... en sevdiğim"
diye hafifçe tükürüp aletini sıvazladı. İttirmeye başladığında Ahmet'in bir şey yapmasına gerek kalmadan Arzu adamın aletini sonuna kadar somurmuştu, Murat önce Arzu'nun dizlerinin altına ulaştı sonra da yavaşça havaya kaldırdı, Arzu yine askıdaydı ve Murat koca aletini acımasızca geçirmeye başlamıştı. İnim inim inlerken Murat Arzu'yu tezgahın üzerine oturan Ahmet'in kucağına eğdi, kız resmen yine havada Murat'ın kontrolünde hem ağzı hem de amı sikiliyordu.
"Hadi patla artık"
diye böğürerek Arzu'nun ağzına boşalmaya başladığında Murat hareketsiz kaldı, Arzu resmen ayaklarıyla çırpındıkça havada Murat'ın aletinin üzerinde bile zıplamaya başlamıştı, Arzu o hızla ve çılgınlıkla Ahmet'in spermlerini sonuna kadar yuttu, Murat’da onu hemen yere indirdi, bir ayağını tezgaha kaldırıp kaldığı yerden yerleştirmeye devam etti. Arzu'nun hali kalmamıştı, göğüsleri sallandıkça Ahmet'in bacağına sürtüyordu, sonunda Murat’da patlamaya hazırdı, hızlıca Arzu'nun içinden çıktı ve onu önünde diz çöktürdü, aletini bir kaç kez sıvazladıktan sonra tüm spermlerini kızın yüzüne, göğüslerine ve vücuduna boşaltmaya başladı. Murat oluk oluk akıttıkça öküzler gibi böğürüyordu, biraz öylece kaldılar, Ahmet gülerek yerinden kalktı, Murat’da kendi üzerini toparladı.
-"Teşekkürler,... yeni bir yıldızın daha var artık"
diye gülerek çıktılar. Arzu hışımla bana bakıyordu.
-"Param"
diyebildi sadece.
-"Merak etme biz gidene kadar Ahmet çantana bıraktırmış olur"
diye yanıtladım.
-"Peki diğer şartlar neler sevgili menajerim"
diye güldü.
-"ooo. bu sektörü sevdin"
diye güldüm.
-"Yüzüm görünmedikçe sorun yok..."
diye güldü.
-"Akşam Ayça ile birlikte konuşuruz "
diye yanıtlayınca
-"Ahh.. ben kuzeni unutmuştum"
diye kikirdeyerek üzerini toparladı, giyinip çıktık.
-"Yolumu kaybettim ama acaba sahile nasıl gidebilirim"
diye seslendi tarlanın hemen yanındaki şalvarlı ve kasketli yaşlı adama. Ekose diz üstü eteği, yandan toplanmış saçları, göbeğinin hemen üzerindeki tshirtü ve sütyensiz göğüsleri ile Ayça yine tam bir afet olmuştu.
-"Yavrum"
diyebildi adam sadece başını yukarı kaldırırken. Ayça'nın adamdan tarafta olan ayağı bisikletin pedalında olduğu için adamın manzara muhteşemdi.
-"Sen buraya nasıl gelebildin ki!"
diye güldü ayağa kalkarken.
-"Ya işte geride bir yerde yanlış döndüm herhalde"
diye mırıldandı Ayça. Nefes alıp verdikçe penye tshirtünün altından sütyensiz göğüsleri inip kalkıyordu.
-"aman yavrum, böyle tek gezme buralarda başına iş gelir bak"
diye mırıldandı adam Ayça'ya yanaşırken. Ayça kikirdedi.
-"Aman amca, ne iş gelebilir ki buralarda başıma..."
diye gülerek yanıtladı. Adam Ayça’yı baştan aşağı bir süzdü ama gözüyle kızı resmen becerdi.
-"Altı üstü sahile gideceğim iki dakika sonra"
diye güldü. Adam sanki biraz kendine geldi, şaşkınlığı üzerinden attı, yada ne yapacağına karar verme sürecini tamamlayıp kararını verdi.
-"Gel bak burada patika var, buradan geç, 10-15 dakika sonra direk sahile inersin "
diye çalılığın arasındaki patikayı gösterdi.
-"Ama orası yol değil ki"
diye Ayça bisikletten inerken aniden yavaşça ayağım, ayağım diye inleyerek yere yığıılıverdi, öyle bir yığıldı ki yaşlı adama tüm mal varlığını beyan da etmiş oldu.
-"ayağımı burktum galiba"
diye mırıldandı adama doğru.
-"Tüh ya, ne yapsak şimdi"
diye adam Ayça'ya eğildi, eliyle hafifçe bileğini okşadı
-"neresi ağrıyor, burası mı, burası mı"
diye diye dizinin üzerinden baldırlarına kadar çıktı. Ayça
-"Amca bileğim"
diye seslenince
-"öbürü mü"
diye diğer bacağını baldırlarına kadar usulca okşadı. Ayça gülümsedi.
-"Amca... sen baya çapkınsın haa"
diye mırıldadı. Yaşlı adam Ayça'ya
-"Sen kaç yaşındasın bakayım"
diye sordu. Ayça gülerek
-"26"
-"Hadi gel seni ayağa kaldıralım, boynuma dolan"
diye eğilince Ayça kollarını adamın boynuna doladı, adam derin bir nefes aldı, resmen Ayça’yı koklayarak içine çekmişti. Ayça ayağa kalkarken önce biraz durmaya çalıştı ama duramayınca olduğu gibi adama yüklenmek zorunda kalınca sütyensiz göğüsleri adamın bedenine resmen yapıştı, düşer gibi olunca da direk Ayça'yı kalçalarından kavradı.
-"Aman yavrum... dikkat et, dur biraz böyle de dengeni bul"
diye Ayça'yı iyice kendine çekti.
-"Sağol amca"
diyebildi Ayça. Adam bir elini Ayça'nın kalçasından çekip beline götürdü ama kızı hala kendine yapışık tutuyordu.
-"Tamam amca, dengemi buldum"
diyince diğer elini de kalçasından çekip önce kızın beline koydu sonra da bir adım geri çekilip yüzüne bakarak emin olmak istedi.
-"iyisin değil mi yavrum"
diye tekrar sordu.
-"iyiyim amca, biraz bileğim acıyor ama geçer az sonra"
diye mırıldandı yine Ayça.
-"istersen bak çalıların arkasında bir gölgelik var oraya gidelim, biraz otur dinlen."
diye devam etti adam.
-"İyi gelir"
diye sekerek o tarafa yönelmişti ki
-"dur dur, ben seni kucağımda taşıyayım, önce şu bisikleti götürelim"
diye hızlıca bisikleti çalıların arkasına götürüp geri geldi.
-"Hadi gel bakalım yavrum"
diye bir hamlede Ayça'yı kucakladı,
-"amca sen de baya güçlüymüşsün"
diye kikirdedi Ayça.
-"Burası köy yeri yavrum, burda erkekler yaşlı da olsa her anlamda güçlü olur"
diye yanıtladı adam.
-"Her anlamda"
diye tekrar edip kikirdedi Ayça. Adam Ayça'yı çalıların arkasındaki gölgeliğe götürdü, baya konforlu minderli, üzeri yapraklarla gölgelik yapılmış sedir gibi bir yer vardı.
-"ooo.. bura tam keyiflikmiş, deniz kıyısından güzel valla"
diye kikirdedi Ayça. Adam Ayça'yı kucağından kasıklarını kalçalarına yaslayacak şekilde indirince Ayça'nın gözleri yuvalarıdan çıkacaktı nerdeyse.
-"Her anlamda güçlüyü ben şimdi anladım amca, maşallah keser sapı gibisin" "
diye kikirdedi. Adam kasıklarını Ayça'nın kalçalarına iyice yapıştırdı.
-"Yavrumm, senin gibiler olunca bırak keser sapını taş olur taş"
diye güldü adam. Eli boş durmuyor, parmakları kızın göbeğini usul usul okşuyordu, bir elini yavaşça öne kaydırıp eteğin altına soktuğunda Ayça'nın başı hafifçe geriye düştü, adama teslim olduğu an o an olmuştu. Adam
-"ooo.. sırılsıklamsın"
diye mırıldanırken Ayça'yı yavaça sedire kaldırıp dört ayak pozisyonuna getirdi, Ayça'nın kısa eteğinin açıkta bıraktığı kalçalarını usulca okşadı, öptü, Ayça iyice öne doğru eğilince şişmiş kadınlığı tangasının altından etli ve ıslak dudaklarını iyice ortaya çıkarmıştı. Adam tangayı iki yanından yavaşça sıyırmaya başladı ve Ayça'nın kadınlığı ortaya çıktıkça her noktayı öpücük ve dil darbeleriyle dövüyordu.
-"Off... Amca sen fenasın"
diye inledi Ayça.
-"Sen de öyle yavrumm.. Böyle amcık sikmedim hiç... Hem etli hem sulu... Şehirli kız amcığı böyle mi oluyor hep"
diye mırıldanıp dudaklarıyla Ayça'nın kadınlığına tekrar daldı, elleriyle iki yana ayırıp dudaklarını dilini içine sokup çıkarıp yukarıdan aşağı yalarken birden
-"off... bu delik de tertemiz ve mis gibi kokuyor"
diye Ayça'nın pembe deliğine burnunu biraz ittirdi..
-"Deneyimin hali başka"
diye inledi Ayça. Adam da yavaşça geriye doğru doğrulup arkadan Ayça'nın göğüslerini avuçladı.
-"oofff.. yavumm... bomba bunlar bomba bu memişler"
diye Ayça'nın boynundan yalayıp tişörtü sündüre sündüre omuzuna kadar geldi, Ayça zaten yarısı kesik olan tshirtünü bir çırpıda çıkarırken dizlerinin üzerinde de hızlıca adama dönmüştü, yaşlı adam hiç vakit kaybetmeden Ayça'nın göğüslerine yamuldu.
-"bunu kahvede anlatsam kimse inanmaz"
diye mırıldana mırıldana Ayça'nın göğüslerini somurdu, emdi, yaladı. Ayça adamın başını
-"Tadını çıkar amca"
diye iyice göğüslerine bastırdı. Yaşlı adamın bir eli Ayça'nın kalçalarını da hiç ihmal etmiyor, arada kadınlığını da okşuyordu.
-"off... iyice sulandı senin şeftali"
diye parmağını getirip Ayça'nın ağzına uzatınca Ayça adamın parmaklarını bir çırpıda somurdu.
-"Sen tam azmışsın yavrumm, ateşini kimse söndürememiş senin belli"
diye güldü yaşla adam.
"Of..Amca hortumunla sula beni hadi"
diye inledi Ayça.
-"Sen iste yavrum, yeterki sen iste"
diyerek Ayça'dan biraz geriye çekilip pantolonunu kiloduyla birlikte hızlıca aşağı sıyırda. Aleti rahat 22-23 cm vardı ve keser sapı gibiydi resmen. Ayça
-"off..."
diye sektirmeden adamın aletini kavradı, direk başına daldı, her tarafını yaladı, Ayça eliyle köküne kadar sıvazlarken resmen yine kendinden geçmişti.
-"Hadi amca sok şunu içime"
diye inledi Ayça.
-"Ağzımda çok oyalanmadan sula amımı"
diye mırıldanıp sedirin üzerinde adama doğru dört ayak üzerine geçti.
-"off.. yavrumm.."
diye Ayça'nın kalçasını okşayıp küçük bir kaç tokat attı, eline tükürüp aletini sıvazlayıp ıslattıktan sonra başını bir kaç kez Ayça'nın kadınlığına da sürttü sonra ittirmeye başladı, başı girdiğinde Ayça küçük bir çığlık attı ve inleyerek
-"of... çok büyük amca, bu çok büyükkk"
-" az sonra amın alışır yavrum, amın da alışır götün de alışır"
diye gevrek gervek gülerek cevapladı adam.
-"off.. amıma alırım da götüme alamam amca ben bunu, amın tadını çıkar sen"
diye inledi. Adam keser sapı misali aletini Ayça'nın amına yavaş yavaş soktu, Ayça kısık kısık inlemeye başladı, adam hızlandıkça Ayça'nın inlemeleri de artıyordu, adam hiç istifini bozmadan hızlanmaya devam ederken Ayça birden kendini yere doğru yavaşça bıraktı, yüzünde resmen defalarca boşalmış olmanın huzuru vardı. Yaşlı adam iyice hızlandı, Ayça resmen pelte gibi öylece yatıyordu, adamın gelmesi yakın olmalı ki
-"amımı sula amca, doldur döllerini amıma"
diye inleyince adam hayvan gibi böğürerek Ayça'nın kadınlığına boşalmaya başladı, adamın aleti Ayça'nın kadınlığında olmasına rağmen dölleri kenarlardan resmen dışarıya fışkırmıştı. Adam aletini Ayça'nın kadınlığından çıkardı, üstü bembeyaz sperm kaplıydı. Ayça yavaşça doğruldu ve adamın aletini eline aldı ve bir süre seyretti, dudaklarını araladığı anda
-"Kestik..."
diye sesi duyuldu yönetmenin.
*Teklifini kabul ediyorum ama onu ellerinle bana teslim edeceksin. Ben, Murat ve Arzu, 20 bin EU.
diye yazmıştı. Yönetmen Ahmet benim dün ona gönderdiğim ve Arzu'nun tüm maharetlerinin olduğu kısa video sonucunda.
*Tenis kortu soyunma odaları, 15 dakika sonra kamera ile kapıdan girin
diye yazdım cevaben.
*Tamamdır
diye cevap gelince Arzu ile bir kaç kez daha topu karşılıklı attık.
-"Baksana, yeni bir sahne çekelim mi?"
diye seslendim. Kikirdedi.
-"Ya dur utandırma"
diye yanıtladı gülerek.
-"Hadi ama, böyle harika görünüyorsun"
diye gülünce hızlıca havaya girdi.
-"Tamam,"
diye yanıtlayınca elimi usulca eteğin altına sokup kalçasını avuçladım.
-"Burda mı istiyorsun, gören olur"
diye yanıtlayınca
-"Şurdaki soyunma odalarına gidelim"
dedim. Kalçalarını okşaya okşaya soyunma odasına kadar gittik, girerken fark ettim ki Orhan ve Ahmet, kameramanla çoktan tenis kortunun orda yerlerini almışlar kayıta bile başlamışlardı. Eteği hafifçe kaldırınca Arzu’da birden geriye baktı.
-"Gelmişler şimdi gördüler bizi"
diye hafif bir direniş gösterse de
-"hadi, merak etme, gelmezler buraya..."
diye içeriye girdik ve öpüşmeye başladık.
-"Ya biraz, bence, yani gelirlerse"
falan diye tedirgin oldu.
-"Merak etme senin kameramanın burda"
diye güldüm.
-"Hem fena mı, biz rol yapıyorduk gerçek olur işte"
diye gülünce.
-"Komiksin.. onu bir gören olursa başıma neler gelir sen biliyor musun!"
diye çıkıştı.
-"Hadi konuşma da şunu tekrar ağzına al"
diye gülerek omuzlarından bastırınca
-"Resmen konulu porno çekiyoruz yani"
diye gülüp şortumu aşağı sıyırdı.
-"Ooo.. konulu falan biliyorsun yani"
diye güldüm. Taşaklarımı hafifçe somurduktan hemen sonra
-"Kadınlar da porno seyreder"
diye ekledi.
-"Ama hızlı olalım, yakalanmak istemiyorum"
diye aletimi sıvazlayıp başını tekrar ağzına yerleştirdi, bir süre daha somurup sünnet çizgisini yaladı.
-"Hadi, keyfini çıkar"
diye mırıldanıp başını bastırınca devam etti. Önüne ve arkasına uzun dil darbeleri sonrasında başında diliyle döndü, dilinin ucunu sünnet çizgisinin oradan deliğine kadar her yere değdirdi, sonra birden yarısına kadar somurup ağzına aldı. Eliyle sıvazlamayı ve arada taşaklarımla oynamayı da ihmal etmiyordu, dışardan sesler duyunca
-"ya hadi boş ver, biraz sabret sonra yapalım"
diye yavaşça ayağa kalktı ama
-"hadi artık bak zaten iyice kaldırdın "
diye elimi eteğinin altına sokup tangasını kenara sıyırdım, işaret parmağım çoktan klitorisini bulmuştu.
-"Hadi, yapma lütfen"
diye hafifçe inledi ama çok da karşı koyabilecek hali kalmamıştı, klitorisine ilk dokunuştan sonra.
-"Hadi, sen de istiyorsun"
diye mırıldandım.
-"Tamam, hadi çabuk olalım ama"
diye arkasını döndü, kabine yöneldik. Bir ayağını klozetin üzerine koydu, eteği kendiliğinden yukarı sıyrıldı, bana sadece tangasını kenara kaydırmak kalmıştı, dilimle arkadan yavaşça kadınlığına daldım.
-"off... yarraktan önce diline bayıldım"
diye inledi. Kadınlığının dudaklarını iki yana ayırıp pembeliklere dil attım, şişmiş klitorisini hafifçe somurup ısırırken dilim devamında yavaşça kadınlığına kaydı. Kameraman Murat kapıdan içeriye yavaşça süzüldü, arkasından yönetmen Ahmet girdi, Arzu'ya arkadan döşerken yavaştan kayıt başlamıştı. Ahmet gevrek gevrek gülerek
-"Devam et devam et.. harika açı"
diye fısıldayınca Arzu birden önümden kurtuldu.
-"Yaa.. napıyorsunuz, kamera falan, hayır"
diye önünü kapatmaya çalıştı.
-"Seni film endüstrisine kazandırıyoruz"
diye güldü Ahmet.
-"Hadi hadi devam... harikaydınız"
diye seslendi. Arzu eteğini ve önünü kapatmaya uğraşırken kopçasını açıp bir çırpıda düşürdüm.
-"ahh, sen bu işi biliyorsun oğlum"
diye güldü Ahmet. Arzu
-"Yaa.. lütfen bak bu benim sonum olur"
diye kendini kapatmaya çalışıyordu.
-"Merak etme, yüzleri yapay zeka ile hep değiştiriyoruz, seni asla kimse tanımaz"
diye güldü Ahmet. O sırada kameraman Murat yanımıza yaklaştı ve kamerayı Ahmet'e çevirdi, vizörde Ahmet'in yüzü yerine yapay zekanın belirlediği bir yüz belirmişti.
-"Bu seni ikna eder sanırım"
diye güldü Murat.
-"Ya yapmayın, saçmalamayın, ben böyle bir şeyin parçası olmak istemiyorum"
diye çıkışınca Ahmet
-"Belki 2 bin EU seni bir parçası olmaya ikna eder"
diye seslenince Arzu durdu
-"2 bin EU"
diye tekrarladı.
-"Başlangıç için..."
diye güldü. Fermuarını açıp aletini sıvazladı.
-"Diğer detayları Menajerin zaten biliyor, sonra sana anlatır "
diye seslenince Arzu direnmeyi bıraktı ama yine de elleriyle kendini kapatmaya uğraşıyordu.
-"Böyle devam et, tedirginliğin hoşuma gitti"
diye gülerken kendi aletini Arzu'ya işaret etti. Murat her anı kayıt altına alıyordu, Arzu kabinden çıkıp dizlerinin üzerinde yere çökünce Ahmet ona yöneldi, pantolonunun dışına çıkardığı aleti Arzu eliyle biraz okşadı, henüz kalkmamıştı. Güldü
-"Bununla mı "
diye kikirdeyip yavaşça ağzına aldı, Ahmet'in aletini somura somura büyütmeye başladı. Büyüdükçe ağzına sığmaz olmuştu.
-"Hayır bununla"
diye gülerken Arzu ağzından çıkardığı alete hayranlıkla bakmıştı.
-"Siz bunları nasıl büyütüyorsunuz"
diye gülmüştü.
-"Emdirerek"
diye yanıtladı Ahmet ve aletini tekrar Arzu'nun ağzına yerleştirdi. Somurdu, emdi, yaladı, diliyle taşaklarına kadar inip çıktı.
-"Ağzını güzel kullanıyorsun!"
diye güldü Ahmet.
-“Tam bir porno yıldızı gibisin"
diye ekledi. Arzu Ahmet'in aletinde biraz daha oyalandı, sonra onu kollarından kaldırıp lavabo tezgahının üzerine oturttu.
-"Hadi şu kumaşlardan kurtulalım”
diyerek Arzu'yu çırılçıplak soydu, göğüslerini iki eliyle avuçladı ve birden
-"Harikalar"
diye yumuldu. Bir sağ göğsüne bir sol göğsüne daldı, ısırıp somurdukça Arzu'nun hoşuna gidiyor, aldığı zevkle kıvrım kıvrım kıvranıyordu.
-"Amın bir yerinde dursun"
diye gülerek usulca Arzu'nun kadınlığını avuçladı, sonra bacaklarını iki yana ayırdı.
-"Murat tut bu tarafı"
diye sağ bacağını Murat'a uzattı, sol bacağını da ben tuttum. Şimdi Arzu dirsekleri tezgaha dayalı vaziyette kadınlığını Ahmet'in ağzına sunmuştu, Ahmet Arzu'nun kadınlığının dudaklarını iki yana ayırdı, Arzu çoktan sırılsıklamdı, dilini yavaşça pespembe kadınlığına daldırdı, sonra dili kadının etli dudakları arasında gezindi, kaldırdı ve bu kez tezgahın üzerinde dört ayak pozisyonuna getirdi ve Arzu'yu arkadan yalamaya başladı. Arzu ellerini aynalara dayamış, aldığı zevkle. yay gibi olmuştu, aynadan kendini izleyip başını sağa sola savuruyordu. Ateşli kızdı ve inlemeleri bile fazlasıyla tahrik ediciydi.
-"Aynadan yansıma al"
diye seslenip Arzu'yu döndürdü. Şimdi kadınlığı ve kalçaları aynaya, yüzü bize bakıyordu.
-"Hadi bakalım, tekrar ağzın çalışsın"
diye aletini Arzu'nun ağzına uzattı, Arzu Ahmet'in aletine resmen saldırdı.
-"ooo, iyice azdın demek, iki tane ister misin?"
diye sordu
-"ohh. evet, hadi lütfen"
diye mırıldanınca Murat çoktan kalkmış aletini çıkarıp Arzu'ya uzattı, beni bekliyordu ama gelen Murat olunca itiraz da edemedi. Murat'ın aleti ikimizden de büyük ve kalındı.
-"off... bu dehşet"
diye gülerek başını somurmaya başladı.
-"Abi şunu sen al"
diye kamerayı bana uzatıp ikisi de tüm konsantrasyonunu Arzu'ya verdiler. Bir süre Arzu'nun ağzını becerdikten sonra tezgahın üzerinden yere indirdiler, Arzu bir bacağını hafifçe yukarı kaldırınca Ahmet hızlıca girdi kıza, Murat’ta önde ağzına yerleştirmeyle meşguldü. İnim inlemeleri ağzında Murat'ın aleti varken bile bitmiyor, sicim gibi kıvrılıp, başını sağa sola sallayıp ince ince inledikçe Ahmet’te Murat’da iyice zevke geliyorlardı. Ahmet Arzu'nun baldırlarından kavradı, Murat’da Arzu'nun elleriyle kemerine tutunmasını sağlayıp havaya kaldırdılar, resmen havada sikiyorlardı. Arzu el değmeden Murat'ın aletini yalarken, Ahmet'de kadınlığına girip çıkıyordu, dört ayak üzerine tekrar yere bıraktılar, Ahmet hafifçe Arzu'nun kara deliğini yokladı.
-"ooo.. burda da çalışma olmuş"
diye gülünce Arzu sadece
-"Lütfen,"
diyebildi, Ahmet baş parmağının bir boğumunu içeri soktuğunda biraz daha derinleşmeye başlayınca Arzu iyice kopmaya başladı.
-"Murat bunu tost yapsak ölür"
diye gülerken parmağını da kızın arka deliğinden çıkarmıştı.
-"Bunu başka bir güne bırakalım"
diye gülerek Arzu'ya çakmaya devam etti. İyice hızlanınca Arzu da Murat'ın aletine daha iştahlı saldırıp boğazına kadar sokabildiği kadar sokuyordu.
-"Hadi gel böyle bu sıkı ve sıcak amı sen de sik eski dostum"
diye çıkıp Murat ile yer değiştirdiler. Murat aletinin başını yaslayıp
-"off... çok sıkı... en sevdiğim"
diye hafifçe tükürüp aletini sıvazladı. İttirmeye başladığında Ahmet'in bir şey yapmasına gerek kalmadan Arzu adamın aletini sonuna kadar somurmuştu, Murat önce Arzu'nun dizlerinin altına ulaştı sonra da yavaşça havaya kaldırdı, Arzu yine askıdaydı ve Murat koca aletini acımasızca geçirmeye başlamıştı. İnim inim inlerken Murat Arzu'yu tezgahın üzerine oturan Ahmet'in kucağına eğdi, kız resmen yine havada Murat'ın kontrolünde hem ağzı hem de amı sikiliyordu.
"Hadi patla artık"
diye böğürerek Arzu'nun ağzına boşalmaya başladığında Murat hareketsiz kaldı, Arzu resmen ayaklarıyla çırpındıkça havada Murat'ın aletinin üzerinde bile zıplamaya başlamıştı, Arzu o hızla ve çılgınlıkla Ahmet'in spermlerini sonuna kadar yuttu, Murat’da onu hemen yere indirdi, bir ayağını tezgaha kaldırıp kaldığı yerden yerleştirmeye devam etti. Arzu'nun hali kalmamıştı, göğüsleri sallandıkça Ahmet'in bacağına sürtüyordu, sonunda Murat’da patlamaya hazırdı, hızlıca Arzu'nun içinden çıktı ve onu önünde diz çöktürdü, aletini bir kaç kez sıvazladıktan sonra tüm spermlerini kızın yüzüne, göğüslerine ve vücuduna boşaltmaya başladı. Murat oluk oluk akıttıkça öküzler gibi böğürüyordu, biraz öylece kaldılar, Ahmet gülerek yerinden kalktı, Murat’da kendi üzerini toparladı.
-"Teşekkürler,... yeni bir yıldızın daha var artık"
diye gülerek çıktılar. Arzu hışımla bana bakıyordu.
-"Param"
diyebildi sadece.
-"Merak etme biz gidene kadar Ahmet çantana bıraktırmış olur"
diye yanıtladım.
-"Peki diğer şartlar neler sevgili menajerim"
diye güldü.
-"ooo. bu sektörü sevdin"
diye güldüm.
-"Yüzüm görünmedikçe sorun yok..."
diye güldü.
-"Akşam Ayça ile birlikte konuşuruz "
diye yanıtlayınca
-"Ahh.. ben kuzeni unutmuştum"
diye kikirdeyerek üzerini toparladı, giyinip çıktık.
-"Yolumu kaybettim ama acaba sahile nasıl gidebilirim"
diye seslendi tarlanın hemen yanındaki şalvarlı ve kasketli yaşlı adama. Ekose diz üstü eteği, yandan toplanmış saçları, göbeğinin hemen üzerindeki tshirtü ve sütyensiz göğüsleri ile Ayça yine tam bir afet olmuştu.
-"Yavrum"
diyebildi adam sadece başını yukarı kaldırırken. Ayça'nın adamdan tarafta olan ayağı bisikletin pedalında olduğu için adamın manzara muhteşemdi.
-"Sen buraya nasıl gelebildin ki!"
diye güldü ayağa kalkarken.
-"Ya işte geride bir yerde yanlış döndüm herhalde"
diye mırıldandı Ayça. Nefes alıp verdikçe penye tshirtünün altından sütyensiz göğüsleri inip kalkıyordu.
-"aman yavrum, böyle tek gezme buralarda başına iş gelir bak"
diye mırıldandı adam Ayça'ya yanaşırken. Ayça kikirdedi.
-"Aman amca, ne iş gelebilir ki buralarda başıma..."
diye gülerek yanıtladı. Adam Ayça’yı baştan aşağı bir süzdü ama gözüyle kızı resmen becerdi.
-"Altı üstü sahile gideceğim iki dakika sonra"
diye güldü. Adam sanki biraz kendine geldi, şaşkınlığı üzerinden attı, yada ne yapacağına karar verme sürecini tamamlayıp kararını verdi.
-"Gel bak burada patika var, buradan geç, 10-15 dakika sonra direk sahile inersin "
diye çalılığın arasındaki patikayı gösterdi.
-"Ama orası yol değil ki"
diye Ayça bisikletten inerken aniden yavaşça ayağım, ayağım diye inleyerek yere yığıılıverdi, öyle bir yığıldı ki yaşlı adama tüm mal varlığını beyan da etmiş oldu.
-"ayağımı burktum galiba"
diye mırıldandı adama doğru.
-"Tüh ya, ne yapsak şimdi"
diye adam Ayça'ya eğildi, eliyle hafifçe bileğini okşadı
-"neresi ağrıyor, burası mı, burası mı"
diye diye dizinin üzerinden baldırlarına kadar çıktı. Ayça
-"Amca bileğim"
diye seslenince
-"öbürü mü"
diye diğer bacağını baldırlarına kadar usulca okşadı. Ayça gülümsedi.
-"Amca... sen baya çapkınsın haa"
diye mırıldadı. Yaşlı adam Ayça'ya
-"Sen kaç yaşındasın bakayım"
diye sordu. Ayça gülerek
-"26"
-"Hadi gel seni ayağa kaldıralım, boynuma dolan"
diye eğilince Ayça kollarını adamın boynuna doladı, adam derin bir nefes aldı, resmen Ayça’yı koklayarak içine çekmişti. Ayça ayağa kalkarken önce biraz durmaya çalıştı ama duramayınca olduğu gibi adama yüklenmek zorunda kalınca sütyensiz göğüsleri adamın bedenine resmen yapıştı, düşer gibi olunca da direk Ayça'yı kalçalarından kavradı.
-"Aman yavrum... dikkat et, dur biraz böyle de dengeni bul"
diye Ayça'yı iyice kendine çekti.
-"Sağol amca"
diyebildi Ayça. Adam bir elini Ayça'nın kalçasından çekip beline götürdü ama kızı hala kendine yapışık tutuyordu.
-"Tamam amca, dengemi buldum"
diyince diğer elini de kalçasından çekip önce kızın beline koydu sonra da bir adım geri çekilip yüzüne bakarak emin olmak istedi.
-"iyisin değil mi yavrum"
diye tekrar sordu.
-"iyiyim amca, biraz bileğim acıyor ama geçer az sonra"
diye mırıldandı yine Ayça.
-"istersen bak çalıların arkasında bir gölgelik var oraya gidelim, biraz otur dinlen."
diye devam etti adam.
-"İyi gelir"
diye sekerek o tarafa yönelmişti ki
-"dur dur, ben seni kucağımda taşıyayım, önce şu bisikleti götürelim"
diye hızlıca bisikleti çalıların arkasına götürüp geri geldi.
-"Hadi gel bakalım yavrum"
diye bir hamlede Ayça'yı kucakladı,
-"amca sen de baya güçlüymüşsün"
diye kikirdedi Ayça.
-"Burası köy yeri yavrum, burda erkekler yaşlı da olsa her anlamda güçlü olur"
diye yanıtladı adam.
-"Her anlamda"
diye tekrar edip kikirdedi Ayça. Adam Ayça'yı çalıların arkasındaki gölgeliğe götürdü, baya konforlu minderli, üzeri yapraklarla gölgelik yapılmış sedir gibi bir yer vardı.
-"ooo.. bura tam keyiflikmiş, deniz kıyısından güzel valla"
diye kikirdedi Ayça. Adam Ayça'yı kucağından kasıklarını kalçalarına yaslayacak şekilde indirince Ayça'nın gözleri yuvalarıdan çıkacaktı nerdeyse.
-"Her anlamda güçlüyü ben şimdi anladım amca, maşallah keser sapı gibisin" "
diye kikirdedi. Adam kasıklarını Ayça'nın kalçalarına iyice yapıştırdı.
-"Yavrumm, senin gibiler olunca bırak keser sapını taş olur taş"
diye güldü adam. Eli boş durmuyor, parmakları kızın göbeğini usul usul okşuyordu, bir elini yavaşça öne kaydırıp eteğin altına soktuğunda Ayça'nın başı hafifçe geriye düştü, adama teslim olduğu an o an olmuştu. Adam
-"ooo.. sırılsıklamsın"
diye mırıldanırken Ayça'yı yavaça sedire kaldırıp dört ayak pozisyonuna getirdi, Ayça'nın kısa eteğinin açıkta bıraktığı kalçalarını usulca okşadı, öptü, Ayça iyice öne doğru eğilince şişmiş kadınlığı tangasının altından etli ve ıslak dudaklarını iyice ortaya çıkarmıştı. Adam tangayı iki yanından yavaşça sıyırmaya başladı ve Ayça'nın kadınlığı ortaya çıktıkça her noktayı öpücük ve dil darbeleriyle dövüyordu.
-"Off... Amca sen fenasın"
diye inledi Ayça.
-"Sen de öyle yavrumm.. Böyle amcık sikmedim hiç... Hem etli hem sulu... Şehirli kız amcığı böyle mi oluyor hep"
diye mırıldanıp dudaklarıyla Ayça'nın kadınlığına tekrar daldı, elleriyle iki yana ayırıp dudaklarını dilini içine sokup çıkarıp yukarıdan aşağı yalarken birden
-"off... bu delik de tertemiz ve mis gibi kokuyor"
diye Ayça'nın pembe deliğine burnunu biraz ittirdi..
-"Deneyimin hali başka"
diye inledi Ayça. Adam da yavaşça geriye doğru doğrulup arkadan Ayça'nın göğüslerini avuçladı.
-"oofff.. yavumm... bomba bunlar bomba bu memişler"
diye Ayça'nın boynundan yalayıp tişörtü sündüre sündüre omuzuna kadar geldi, Ayça zaten yarısı kesik olan tshirtünü bir çırpıda çıkarırken dizlerinin üzerinde de hızlıca adama dönmüştü, yaşlı adam hiç vakit kaybetmeden Ayça'nın göğüslerine yamuldu.
-"bunu kahvede anlatsam kimse inanmaz"
diye mırıldana mırıldana Ayça'nın göğüslerini somurdu, emdi, yaladı. Ayça adamın başını
-"Tadını çıkar amca"
diye iyice göğüslerine bastırdı. Yaşlı adamın bir eli Ayça'nın kalçalarını da hiç ihmal etmiyor, arada kadınlığını da okşuyordu.
-"off... iyice sulandı senin şeftali"
diye parmağını getirip Ayça'nın ağzına uzatınca Ayça adamın parmaklarını bir çırpıda somurdu.
-"Sen tam azmışsın yavrumm, ateşini kimse söndürememiş senin belli"
diye güldü yaşla adam.
"Of..Amca hortumunla sula beni hadi"
diye inledi Ayça.
-"Sen iste yavrum, yeterki sen iste"
diyerek Ayça'dan biraz geriye çekilip pantolonunu kiloduyla birlikte hızlıca aşağı sıyırda. Aleti rahat 22-23 cm vardı ve keser sapı gibiydi resmen. Ayça
-"off..."
diye sektirmeden adamın aletini kavradı, direk başına daldı, her tarafını yaladı, Ayça eliyle köküne kadar sıvazlarken resmen yine kendinden geçmişti.
-"Hadi amca sok şunu içime"
diye inledi Ayça.
-"Ağzımda çok oyalanmadan sula amımı"
diye mırıldanıp sedirin üzerinde adama doğru dört ayak üzerine geçti.
-"off.. yavrumm.."
diye Ayça'nın kalçasını okşayıp küçük bir kaç tokat attı, eline tükürüp aletini sıvazlayıp ıslattıktan sonra başını bir kaç kez Ayça'nın kadınlığına da sürttü sonra ittirmeye başladı, başı girdiğinde Ayça küçük bir çığlık attı ve inleyerek
-"of... çok büyük amca, bu çok büyükkk"
-" az sonra amın alışır yavrum, amın da alışır götün de alışır"
diye gevrek gervek gülerek cevapladı adam.
-"off.. amıma alırım da götüme alamam amca ben bunu, amın tadını çıkar sen"
diye inledi. Adam keser sapı misali aletini Ayça'nın amına yavaş yavaş soktu, Ayça kısık kısık inlemeye başladı, adam hızlandıkça Ayça'nın inlemeleri de artıyordu, adam hiç istifini bozmadan hızlanmaya devam ederken Ayça birden kendini yere doğru yavaşça bıraktı, yüzünde resmen defalarca boşalmış olmanın huzuru vardı. Yaşlı adam iyice hızlandı, Ayça resmen pelte gibi öylece yatıyordu, adamın gelmesi yakın olmalı ki
-"amımı sula amca, doldur döllerini amıma"
diye inleyince adam hayvan gibi böğürerek Ayça'nın kadınlığına boşalmaya başladı, adamın aleti Ayça'nın kadınlığında olmasına rağmen dölleri kenarlardan resmen dışarıya fışkırmıştı. Adam aletini Ayça'nın kadınlığından çıkardı, üstü bembeyaz sperm kaplıydı. Ayça yavaşça doğruldu ve adamın aletini eline aldı ve bir süre seyretti, dudaklarını araladığı anda
-"Kestik..."
diye sesi duyuldu yönetmenin.
12 months ago