Sevgilimi Partide Grup Siktiler 5

Uyandığımda sabah güneşi yatak odasının penceresinden süzülüyordu. Başım zonkluyordu, akşamdan kalma hâlim düşünmemi *****ştırıyordu, gözlerimi açtığımda bana sevgiyle bakan güzel sevgilimin görüntüsüyle karşılaştım, hâlâ yarı uykulu bir hâlde gülümserken yüzüne yapışmış beyaz bir maddenin kabuklu çizgilerini fark ettim, zihnim bunun ne olduğunu anlamaya çalışırken bir önceki gecenin olayları kabus gibi bir sel halinde gözümün önüne geldi. Meryem'in arkadaşlarımı emdiği, lisedeki kabadayımın ve bir grup sporcunun birbiri ardına onun amına girdiği görüntüler, tüm bunları hatırladıkça yeni bir utanç ve aşağılanma dalgası üzerime çöktü. Aşağılanmış olmama rağmen tanık olduğum şeylerin anıları sikimi uyandırmaya başladı. Sevgilim bana sevgiyle bakarken sordu.

-"İlk boynuzlanma deneyimin nasıldı bebeğim?"
-"fantezimin seni başka bir erkekle görmek olduğunu söylediğimde istediğim bu değildi."

Artık ayık olduğumuz için nihayet ona ulaşmayı umarak çabucak itiraz ettim. Battaniyenin altına uzandı ve erekte olmuş sikimi kavradı.

-"Aletinin söylediği bu değil"

dedi alaycı bir tavırla. Kendimi çökmüş hissettim, bu konuda haklıydı, olanları düşündükçe aletim kaskatı kesilmişti, zihnimi bulandıran cinsel gerilimi serbest bırakmak için onu o anda ve orada almaya kararlı bir şekilde üstüne yuvarlanırken homurdandım.

-"Hayır!"

Meryem sertçe söyledi.

-"Kuralları hatırlıyorsun, beni ancak başka bir erkek amıma boşaldıktan sonra becerebilirsin"

dedi beni ***** üzerinden iterken.

-"Eğer bu gün seks yapmak istiyorsan arkadaşlarından birini falan araman gerekecek, böylece beni önce onlar sikebilir."

Şaşkına dönmüştüm, gerçekten ciddi olduğuna inanamıyordum. İtiraz etmeye başladım ama hemen kesildi

-"Ama...".
-"Aması falan yok! Bunu dün gece konuşmuştuk, bir gavat olarak hayattaki yeni yerin burası olacak."

Meryem yuvarlandı ve komodinin üzerinden telefonumu aldı. Hâlâ şoktaydım ve az önce söyledikleriyle başa çıkmaya çalışıyordum, bir süre telefonumu kurcaladıktan sonra tekrar yerine koydu.

-"İşte Alp'i davet ettim, ona bu gün gelip bilgisayar oynamak isteyip istemediğini sordum."

Telefonuma uzanırken içimde bir endişe hissettim ama Meryem beni durdurdu.

-"Çoktan bitti."

Elini koluma koydu, neşeyle ve sevgi dolu bir gülümsemeyle.

-"Gerçekte bana teşekkür etmelisin. Şimdi gelirse bu gün seks yapabiliriz"

dedi. Alp cevap veremeden telefonum çaldı ve Meryem tekrar açtı, parlak bir sırıtış yüzünü aydınlattı.

-"Bak cevap verdi, Doğukan'la birlikte sokağın aşağısında kahvaltı ediyorlarmış, yarım saat içinde uğrayacaklarını söylediler."

Başımı öne eğdim, içimi endişe ve azgınlık karışımı bir gerilim dolduruyordu, dün geceden sonra arkadaşlarımın yüzüne nasıl bakacağımı bile bilmiyordum, aklımdan sevgilimin ağzını siktikleri görüntüler geçti. Meryem yataktan kalkıp mutfağa doğru ilerlerken mutlu bir şekilde

-"Ben kahve yapacağım"

dedi. Olanlarla baş edemediğim için umutsuzluğa kapılmış bir hâlde yatıyordum. Kısa bir süre sonra kapı çaldı, Meryem'in mutfaktan seslendiğini duydum.

-"Tatlım bakabilir misin?"

Üzerime bir pantolon geçirip kapıya doğru ilerlerken içimi ağır bir korku kapladı. Zil tekrar çaldı ve aceleyle kapıyı açtım, iki yakın arkadaşım Alp ve Doğukan sırıtarak beni karşıladılar, zayıf bir gülümsemeyle

-"Selam çocuklar"

dedim. Tedirginliğimi hissetmiş olmalılar ki Alp dünkü olayı ele almaya karar verdi.

"Hey dostum... dün gece hakkında"

diye tereddütle başladı.

-"Özür dilemek istiyorum, hepimiz oldukça sarhoştuk ve dağılmıştık, umarım hâlâ arkadaş olabiliriz."

Garip bir şekilde bitirdi. İçten içe yüzümü buruşturarak

-"Uhh... kırgınlık yok dostum"

diye cevap verdim, bunun üzerine ikisi de biraz gevşemiş görünüyordu.

-"Tamam o zaman, hadi biraz bilgisayar oynayalım, yeni Call of Duty'yi indirdin mi?"

diye sordu Doğukan.

-"Tabii ki indirdim"

dedim, artık aramızdaki havayı biraz olsun yumuşattığımıza göre kendimi biraz daha olumlu hissediyordum. Oturma odasına doğru ilerledik, Doğukan ve Alp uzun kanepeye otururken ben de geniş minderli kolçaklı sandalyeye oturdum. Call of Duty'yi bölünmüş ekran moduna getirdik ve bir kaç oyun oynamaya başladık, birlikte oynadıkça her şey neredeyse yeniden normalleşmeye başlamıştı ki tam o sırada Meryem içeri girdi. Oturma odasına girerken üzerinde bornozu vardı ve adımlarında hafif bir sıçrama vardı.

-"Selam çocuklar, sizi tekrar görmek ne güzel"

diyerek onları muhteşem bir gülümsemeyle selamladı.

-"Dün çılgın bir geceydi değil mi?"

İki arkadaşım nasıl cevap vereceklerini bilemeden birbirlerine baktılar. Doğukan,

-"Evet, oldukça çılgın bir geceydi,"

dedi. Sevgilim süzülerek televizyonun tam önünde durdu, yavaşça bornozunu çıkardı ve çıplak vücudunu iki yakın arkadaşıma gösterdi, elleri kalçalarında beklenti içinde, meme uçları tetikte duruyordu. Çıplak sevgilimi görünce ikisinin de ağzının açık kalmasını izledim. Onlara şevk dolu bir sesle

-"İkinizin de beni sikmesini istiyorum!"

dedi. Arkadaşlarımın nutku tutulmuştu, sevgilim onlara kendini teşhir ederken endişeyle bana bakmaya devam ettiler.

-"Peki ya Mustafa?"

Alp sonunda bir şeyler söylemeyi başardı ve rahatsız bir şekilde beni işaret etti.

-"Ona aldırmayın çocuklar, başka seçeneği yok."

Hınzırca sırıtarak cevap verdi.

-"Aslında ona bir iyilik yapıyorsunuz. Mustafa'nın artık beni başka bir erkek sikmediği sürece benimle seks yapmasına izin yok."

Doğukan istemsiz bir kahkaha atarken ben utanç içinde başımı öne eğdim.

-"Pantolonlarınızı çıkarın çocuklar."

Sevgilim onları cesaretlendirdi. İki arkadaşım koltuktan fırladılar ve coşkuyla pantolonlarını indirip birbirlerine yan yan sırıttılar. Çıplak sevgilim duygulu bir şekilde onların önünde dizlerinin üzerine çöktü, her ikisinin de sikleri yüzünün önünde gevşekçe sallanıyordu. Meryem uzun zamandır birlikte olduğum iki arkadaşımın önünde diz çökerken bana muzip bir bakış fırlattı, başını yavaşça aşağı eğdi ve Alp'in sarkan yumuşak penisinin başını büzülmüş dudaklarıyla sardı. Meryem başını geri çekip solgun renkli sikin dışarı kaymasına izin vermeden sikinin tüm uzunluğunu höpürdeterek erkekliğini yalamaya başladığında Alp içten bir inilti çıkardı. İki arkadaşım arasında gidip geliyor, sarkık siklerini deli gibi yalıyordu, Doğukan bana doğru hızlı bir bakış atarken,

-"Kahretsin dostum, sevgilin nasıl sakso çekileceğini iyi biliyor,"

diye homurdandı. Orada oturup iki arkadaşımın sevgilimin sıcak, misafirperver ağzında kendilerini hafifletmelerini izlerken bir kez daha aşağılanmış ve utanmıştım. Çalkalanan duygularıma rağmen, sikim pantolonumun içinde kaya gibi sertleşmişti ve sevgilimin tam bir sürtük olduğu görüntüsüne istemsizce tepki veriyordu. Doğukan'ın erkekliği emici dudaklarının arasından çıkarken Meryem bana

-"Sorun değil bebeğim, sen izlerken sikini çıkarıp otuz bir çekebilirsin"

dedi. İsteksizce fermuarımı açtım ve mütevazı erkekliğimin serbest kalmasına izin verdim, başka ne yapacağımı bilmeden kendime dokunmaya başladım.

-"Evet, doğru bebeğim, ben bu gerçek erkeklere sakso çekerken sen de küçük aletini okşa"

dedi gözlerinde hınzır bir parıltıyla. İki arkadaşımı okşarken bana bakıyor, her elinde bir siki sıkıca kavrıyordu.

-"Arkadaşlarının senden ne kadar büyük ve iyi olduğunu görüyor musun?"

Benimle alay etti, sanki işte bunlara bak der gibi ellerindeki sikleri salladı.

-"Şimdi anlıyor musun neden beni tatmin edemiyorsun, neden beni becerecek gerçek erkeklere ihtiyacım var?"

Benimle dalga geçmeye devam etti, sikler arasında gidip gelirken onları şefkatli ağzıyla memnun ediyordu. Sevgilim iki arkadaşıma hitaben

-"Onunla dalga geçmekten korkmayın çocuklar, Bundan hoşlanıyor çünkü o bir gavat"

dedi. Sevgilimi kullanmalarını acınası bir şekilde izlerken arkadaşlarım bana rahatsız bir şekilde baktılar, Doğukan omuz silkti,

-"Evet, sikin oldukça küçük kardeşim, sevgilinin neden seni aldatan bir orospu olduğunu anlayabiliyorum."

Meryem sikini boğazına kadar sokmaya çalışarak boğulurken Alp kıs kıs güldü. Alp bana bakarken,

-"O büyüklükte bir sikle sikimde boğulurken çıkardığı sesi duydun mu kardeşim, bahse girerim bu sesi daha önce hiç duymamışsındır"

diye alay etti. Kaşlarını kaldırmış neredeyse neşeyle sırıtıyordu.

-"İşte bu çocuklar, şimdi işi kavrıyorsunuz"

diye sevgilim onları cesaretlendirdi.

-"Ona çöpmüş gibi davranın gerçekten istediği bu"

Meryem'in uzun süredir birlikte olduğum iki arkadaşımı ne kadar kolay ikna ettiğini görünce içten içe ağladım. Onlara bakarak beklentiyle

-"Pekâlâ, içimde bir sike ihtiyacım var, ilk kim girmek ister?"

diye sordu. Meryem kanepeye doğru ilerlerken ilk gönüllü Alp oldu, sevgilim kanepenin ortasında elleri ve dizleri üzerinde domaldı, oturduğum kolçaklı sandalye kanepenin sol tarafına doğru eğimliydi ve Meryem kendini konumlandırdığından emin oldu, böylece engelsiz bir şekilde amını görebildim. Dört ayak üzerinde, mükemmel götü havadaydı, sanki ne bekliyorsun der gibi götünü hafifçe salladı, hızla sevgilimin önüne geçti ve Alp amcığının arkasına yerleşti. Arkadaşımın zonklayan aletini sevgilimin amına hizalamasını kederle izledim, Meryem başını çevirip doğrudan bana bakarken Doğukan'ın sikinin ağzından çıkmasına izin verdi.

-"Arkadaşının sevgilini siktiğini görmeye hazır mısın?"

diye bana sordu, cevap vermeyince ifadesi sertleşti.

-"Küçük sikli gevşek henüz hazır mı bilmiyorum."

Arkadaşlarıma hitap ederken neredeyse zalim bir tonda konuştu.

-"Alp'e beni sikmesi için yalvarmanı istiyorum!"

diye sert bir şekilde emretti, hâlâ doğrudan bana bakıyordu.

-"Bebeğim..."

İtiraz etmeye çalıştım ama Alp sözümü kesti.

-"Onu duydun gavat!"

dedi baskın bir şekilde

-"Sevgilini sikmem için bana yalvar"

küstahça sırıtıyordu. Arkadaşlarımın bunu yaptığına inanamıyordum, neredeyse duyulmayacak şekilde

-"Lütfen sevgilimi sik"

diye fısıldadım, Alp kendini beğenmiş bir ses tonuyla sordu.

-"O da neydi Mustafa, seni duyamadık?"
-"Lütfen Alp... Lütfen sevgilimi sik."

dedim bu sefer daha yüksek sesle, çünkü utanç ve aşağılanmanın üstesinden gelmiştim, bununla birlikte Alp etkileyici aletini Meryem'in ıslak am dudaklarına hizaladı ve çevresini yavaş yavaş korumasız rahmine doğru kaydırmaya başladı, Alp'in damarlı sikiyle tamamen içine girmesiyle Meryem’in nefesi kesildi, onu içine alırken.

-"Ohh tatlım, arkadaşın çok büyük.... senden çok daha büyük"

diye inledi. Alp giderek artan bir tempoda onu sikmeye başladı, Meryem başını tekrar Doğukan'a çevirdi ve açlıkla onun sikini yalamaya başladı. Doğukan'ın erkekliğinde boğulup sikinin etrafında nefes nefese ve ıslak bir şekilde inlerken amı şiddetle sikiliyordu.

-"Yakından izlediğinden emin ol dostum"

diye seslendi Alp, sikinin sevgilime girişini net bir şekilde görebilmem için kalçalarını hafifçe kaydırarak.

-"Bir kadını böyle memnun edersin"

Alay edilmekten duyduğum utanca rağmen sikim o kadar sertleşmişti ki her an patlayacakmış gibi hissediyordum. Sevgilimin dört ayak üzerinde iki arkadaşımın arasında tahterevalli gibi sallanması içimde derin ve ilkel bir şeyi tetiklemiş, mantıklı aklımı şehvetle tüketmişti. Bunun sosyal hayatım için ne anlama geleceğine dair duyduğum endişe ve kaygı sevgilimin arkadaşlarım için bir sürtük olduğunu görürken yaşadığım heyecan tarafından tamamen gölgede bırakıldı. Arkadaşımın büyük damarlı bir siki vardı ve onu iyi bir şekilde kullanıyor, sevgilimin içine girip çıkarken inlemesini ve sızlanmasını sağlıyordu. Alp'in boşalması uzun sürmedi, aniden olabildiğince derine iterken derinden homurdandı.

-"Sevgiline boşalıyorum, kardeşim!"

Vücudu küçük sarsıntılarla sarsılırken bağırdı. Meryem bir fahişe gibi

-"Evet, işte bu Alp, doldur beni, dölle amcığımı"

diye yalvardı. Büyük sert sik isteksizce ıslak deliğinden çıktı, amcığının ortasında döl topağı oluşurken bu görüntüyü engelsiz bir görüşüm vardı, arkadaşım onun içine o kadar derin boşalmıştı ki hiç dışarı akmıyordu. Alp işini bitirdiğinde Doğukan'la yer değiştirdi ve sevgilimin döle susamış amcığına girmesine izin verdi, Doğukan hiç vakit kaybetmeden şiddetle ve hızla Meryem'in amına girdi. Kolçaklı sandalyedeki yerimden izlemeye devam ettim, sevgilimin dağılmış görüntüsüne bakarak aletime dokundum, Doğukan sevgilime doggy pozisyonunda çakıyor, her hamlede Meryem'i ileri doğru sarsıyor, her girişte kafasını aşağı doğru iterek Alp'in kalın sikinde boğulmasına neden oluyordu. Arkadaşlarım sevgilimin içine girerken orada bir beşlik çaktılar, bir kaç dakika sonra Doğukan bir iniltiyle sertleşti ve postasını onun bekleyen döl kovasının derinliklerine bıraktı.

İkisi de giyinirken sevgilim beklentiyle bana baktı. Am dudaklarının etrafında köpük köpük bir döl birikintisi vardı.

-"Arkadaşlarına buraya gelip beni siktikleri için teşekkür et"

diye neşeyle emretti.

-"Bebeğim..."

İtiraz etmeye çalıştım ama daha başlayamadan yine kesildi.

-"Hayır! Eğer bir sıra istiyorsan onlara kibarca teşekkür edeceksin"

diye buyurdu. Oturma odasında duran ve artık tamamen giyinmiş olan iki arkadaşıma baktım, neredeyse samimi bir sesle

-"Gelip sevgilimi becerdiğiniz için teşekkürler çocuklar"

dedim. Bu noktada aletim patlamaya hazır olmanın ötesine geçmişti, Doğukan sadece kıs kıs güldü. Alp bir ****** gibi sırıtarak

-"Evet, sorun değil kardeşim ne zaman istersen"

diye cevap verdi, bununla birlikte iki arkadaşım apartman kapısından çıkıp gittiler, şamatalı kahkahalarının koridorda yankılandığını duyabiliyordum, sonunda asansöre ulaştıklarında sesleri kesildi. Sevgilim beklentiyle bana bakarak

-"Pekâlâ, sıra sende bebeğim"

dedi. Şehvetten çılgına dönmüş bir halde koltuktan fırladım ve kendimi onun kaymak gibi amının arkasına yerleştirdim, beni karşılayan son derece kaygan ve ıslak hissin tadını çıkararak onun dolgun deliğine girdim. Sikim içinde patlamadan önce sadece iki dakika dayanabildim, taşaklarım zaten döl dolu olan rahmine boşaldı, vücudum hareketsiz kaldı ve kendimi onun içinde tuttum, sikim sonunda amından kayana kadar yavaşça sönüyordu.

-"Gördün mü o kadar da kötü değilmiş, değil mi tatlım?"

dedi bana sevgi dolu bir gülümsemeyle bakarak.

Ve böylece boynuzlu bir gavat olarak yeni hayatım başladı, eğer sevgilimi becermek istersem dışarı çıkıp önce onu becerecek başka bir adam bulmak benim sorumluluğum haline geldi, aşağılanmaktan hoşlanmasam da onu başka bir erkekle görmenin gerçek heyecanı, sahip olduğum tüm endişeleri gölgede bıraktı.

Sonunda evlendik ve hiç biri bana benzemeyen üç çocuğumuz oldu.