Başkasının hayatları-Tatilde yaşananlar 4
Benim asıl dikkatimi çeken karımın Alman çocuklarla olan diyaloğu olmuştu, baya baya kırıştırıyordu çocuklarla, genç çocuklar muhtemelen kızın arkadaşları ve onlar da 25li yaşlarda olmalılardı, ne konuştuklarını bilmiyordum ama karımın hoşuna giden bir konu olmalıydı çünkü ağzı kulaklarındaydı. Alman çocuklardan biri sohbet devam ederken iyice yanaşmıştı karıma ayakta yandan ve resmen aletini karımın omzuna yada koluna dayamış olmalıydı, karım ise hiç tepki vermeden başını çevirip hafifçe gülümsemişti çocuğa, o sırada Murat beni fark etti denizde, tam belli edecekti ki işaret edince hemen toparladı. Karımın ne kadar toleranslı olacağını merak etmiştim bir anda, ilk yaslayan çocuk sonra geri çekildi biraz ama bu kez de diğer Alman yanaştı, bir şeyler tartışıyorlarmış gibi oğlan sıklıkla yapışıp ayrılıyordu karımdan, belki muhabbetin gereği diye aldırış etmiyordu karım ama oğlanlar baya baya yaslıyor, Murat’da bir yandan beni takip ediyor, bir yandan da baldıza yürümeye devam ediyordu, artık bir eli baldızın komple bacağındaydı ve usul usul okşuyor, eli baldırından kasıklarına doğru gittikçe cüretkarlaşıyor, baldız ise hiç de olumsuz bir tekpi vermiyor, aksine Alman kıza bir şeyler anlatırken resmen göğüslerini Murat'ın bedenine yaslıyordu, uçları irileşmişti, karımın göğüs uçları da irileşmişti resmen, ben de suyun altında erekteydim. Murat'a işaret ettim beni gördüğünü belli et dercesine, Murat önce baldız ve karıma söyledi çaktırmadan benim denizde olduğumu, herkes toparlandı kendine çeki düzen verdi sonra da karım bana seslendi nerde olduklarını göreyim diye. Suda ereksiyonum inene kadar oyalandım sonra da onlara katıldım, çocuklarla tanıştık ama ben gidince ortam buz gibi olmuş, az önceki neşelerinden azgınlıklarından eser kalmamıştı, baldız ve karım benim bir şeyden haberim olmadığını düşünüyordu, ilk başta biraz tedirgin oldular ama Murat hemen akıllı bir iki cümle ile olayı toparladı, hep birlikte biraz daha sohbet ettik, karım ve baldız
-“biz biraz hamama gideceğiz"
deyip ayaklanınca Alman gençler
-“biz de gelelim”
dedi. Murat
-"Abi ben bu kızla takılayım"
diye yanıtlayınca, Alman çocuklar, ben, eşim ve baldız spanın yolunu tuttuk. Gerçi sahilde fazlasıyla bira içmişti kızlar ve hamamda birden çarpılabilirlerdi. Büyük hamam dolu olunca yüzü düştü karımın ama görevli
-"isterseniz özel hamamlar var onlardan kiralayın"
diyince
-"tamam"
dedim. Bizi yine büyükçe bir hamama götürdü görevli, peştemal su falan da geldi. Almanlar
-“bira içelim mi”
diye sorunca tamam dedik hepimiz. Bira da geldi buz kovasında, tabi hamama girince Almanlar birde şortları indirdi çırıl çıplak kaldı peştemali sarana kadar, onlar için normal buydu, biz tabi donup kalmıştık, güldüm.
-"Neyse artık olan oldu"
diye seslendim. Ben tabi peştemali sarıp şortu öyle çıkardım, karım da, baldız da aynı şekilde mayoları bozulmasın diye mecbur çıkardılar, peştemaller ilk tas su ile her kesin vücuduna yapışmıştı, birer tane bira açıp hamamın sıcağında buz gibi birayı hızlıca indirdik mideye, hamam şöyle güzel, böyle değişik diye başlayan sohbet bir anda soğuk su savaşına dönmüştü, baldız ve karım üzerlerine yedikleri her tas su ile iyice seksi bir hal alıyorlardı. Alkolün etkisi, çocukların yabancı oluşu, sabah yaşanan delilik bu konuda benim tolerans seviyemi bayağı yukarı çıkarmıştı anlaşılan, biraz da zevk almaya başlamış gibiydim.
Bir ara baldızı iyice soğuk suyla ıslatayım diye belinden yakalayıp arkasından yapıştım, dengemizi kaybedince baldız benim kucağımda kurnanın yanınagötümün üstüne oturdum. Gülüştük ama baldızı belinden iyice kavramış bırakmıyordum, ahtapot gibi sarmışken muhteşem kalçaları da resmen kasıklarıma binmiş, alet peştemalin altında iyice kalkmıştı. Baldız debelendikçe ben su dökmeye devam ediyordum ama onun da bacakları, göğüsleri hafiften frikiklerle Alman çocuklara göz ziyafeti sunuyordu, ben olunca çocuklar karıma karşı biraz nazik davranmak zorunda kalıyorlardı, bir ara baldız ablasından yardım isteyince karım kardeşini kolundan tutup kurtarmak için bana yöneldi, Alman'lara
-"Saldırın benim karıya"
diye seslenince onlar da kollarından karımı yakaladılar. Derdim baldıza denk getirmişken iyice yaslamaktı, bu fırsat bir daha ele geçmezdi ama karım o iki Alman’ın elinde debelenirken birden peştemali açıldı ve düştü, panikle göğüslerini ve önünü kapatmaya çalışıyordu ama hepimiz gülmüştük, karım
-"Demek öyle"
diye hışımla peştemali yerden alırken Alman gençlerden birine sağlam domalmıştı, çocuk geriye adım atınca dengesini kaybetmiş, düşmemek için de karımın kasıklarından tutunmasıyla karımı da kendi kucağına çekerek resmen mermer zemin üzerine götünün üzerine çakılmıştı, karım da tabi kucağına. Çocuğun alet muhtemelen çıplak teni ile temas etmişti karımın, karım gülmekten kıpkırmızı olmuş ve yerden resmen kalkamıyordu, çocuk da halinden gayet memnundu. Karım çırılçıplak cocuğun kucağında oturuyor, elleriyle göğüslerini kapatmaya çalıştığı için de kalkamıyordu. Bir eliyle yandan destek almaya çalıştı kalkmak için, geriye doğru kayınca çocuğun peştemal de biraz yukarıya sıyrılmıştı, karım nispeten biraz kalkmıştı çocuğun kucağından ama peştemal sıyrılınca da çocuğun alet kafayı yukarıya kaldırmıştı, karım dengesini kaybedince bu kez resmen direk çocuğun aletinin üzerine oturdu, içine girmemişti ama karım çocuğun aletini çıplak teninde hisssetmişti. Gülmekten mi utançtan mı ne yapacağını bilememekten mi kıpkırmızı olmuştu karımın yüzü, baldız, ben ve diğer Alman çocuk duruma sadece gülüyorduk ki karım son bir hamle yapıp hızlıca çocuğun kucağından öne doğru atıldı ancak bu kez de fazla hızlı atılınca tam karşısında göbek taşına oturmuş Alman çocuğun bacaklarının arasına gömüldü başı, onun da aletinin tadına peştemalin üzerinen bakmıştı ama biz iyice gülmekten kırılmıştık. Karım da sinirden gülüyordu, biz gülmeye devam edince de iyice sinirlendi ve önündeki çocuğun peştemalini çekip aldı sonra da döndü az önceki Alman’ın peştemalini çekip aldı, hışımla kucağımdaki baldıza yönelince ellerimi hafifçe gevşettim ve karım baldızın peştemalinide bir çırpıda çekip onu da çırıl çıplak bıraktı, benim alet de bu kez başını baldızın kadınlığına değdirmişti, baldız
-"Enişteeee"
diye ciyaklayıp ayağa kalkınca
-"Ne o kız, ben Alman’ın yarrağına oturunca sesin çıkmıyordu, hayırdır eniştenin sikinden mi korktun"
diye güldü, tabi ben de o esnada çırıl çıplak kalmıştım.
-"Ar da kalmadı, namus da kalmadı"
diye kikirderken karım bira kovasına uzandı ve bir bira alıp tepesine dikti, Alman çocuklar da, ben de öylece karşımızdaki çırıl çıplak karım ve baldızı seyrediyorduk, ben olmasam ikisi muhtemelen elli kere atlardı karıma ve baldıza ama ben olunca duruyorlar, cesaret edemiyorlardı.
-“biz biraz hamama gideceğiz"
deyip ayaklanınca Alman gençler
-“biz de gelelim”
dedi. Murat
-"Abi ben bu kızla takılayım"
diye yanıtlayınca, Alman çocuklar, ben, eşim ve baldız spanın yolunu tuttuk. Gerçi sahilde fazlasıyla bira içmişti kızlar ve hamamda birden çarpılabilirlerdi. Büyük hamam dolu olunca yüzü düştü karımın ama görevli
-"isterseniz özel hamamlar var onlardan kiralayın"
diyince
-"tamam"
dedim. Bizi yine büyükçe bir hamama götürdü görevli, peştemal su falan da geldi. Almanlar
-“bira içelim mi”
diye sorunca tamam dedik hepimiz. Bira da geldi buz kovasında, tabi hamama girince Almanlar birde şortları indirdi çırıl çıplak kaldı peştemali sarana kadar, onlar için normal buydu, biz tabi donup kalmıştık, güldüm.
-"Neyse artık olan oldu"
diye seslendim. Ben tabi peştemali sarıp şortu öyle çıkardım, karım da, baldız da aynı şekilde mayoları bozulmasın diye mecbur çıkardılar, peştemaller ilk tas su ile her kesin vücuduna yapışmıştı, birer tane bira açıp hamamın sıcağında buz gibi birayı hızlıca indirdik mideye, hamam şöyle güzel, böyle değişik diye başlayan sohbet bir anda soğuk su savaşına dönmüştü, baldız ve karım üzerlerine yedikleri her tas su ile iyice seksi bir hal alıyorlardı. Alkolün etkisi, çocukların yabancı oluşu, sabah yaşanan delilik bu konuda benim tolerans seviyemi bayağı yukarı çıkarmıştı anlaşılan, biraz da zevk almaya başlamış gibiydim.
Bir ara baldızı iyice soğuk suyla ıslatayım diye belinden yakalayıp arkasından yapıştım, dengemizi kaybedince baldız benim kucağımda kurnanın yanına
-"Saldırın benim karıya"
diye seslenince onlar da kollarından karımı yakaladılar. Derdim baldıza denk getirmişken iyice yaslamaktı, bu fırsat bir daha ele geçmezdi ama karım o iki Alman’ın elinde debelenirken birden peştemali açıldı ve düştü, panikle göğüslerini ve önünü kapatmaya çalışıyordu ama hepimiz gülmüştük, karım
-"Demek öyle"
diye hışımla peştemali yerden alırken Alman gençlerden birine sağlam domalmıştı, çocuk geriye adım atınca dengesini kaybetmiş, düşmemek için de karımın kasıklarından tutunmasıyla karımı da kendi kucağına çekerek resmen mermer zemin üzerine götünün üzerine çakılmıştı, karım da tabi kucağına. Çocuğun alet muhtemelen çıplak teni ile temas etmişti karımın, karım gülmekten kıpkırmızı olmuş ve yerden resmen kalkamıyordu, çocuk da halinden gayet memnundu. Karım çırılçıplak cocuğun kucağında oturuyor, elleriyle göğüslerini kapatmaya çalıştığı için de kalkamıyordu. Bir eliyle yandan destek almaya çalıştı kalkmak için, geriye doğru kayınca çocuğun peştemal de biraz yukarıya sıyrılmıştı, karım nispeten biraz kalkmıştı çocuğun kucağından ama peştemal sıyrılınca da çocuğun alet kafayı yukarıya kaldırmıştı, karım dengesini kaybedince bu kez resmen direk çocuğun aletinin üzerine oturdu, içine girmemişti ama karım çocuğun aletini çıplak teninde hisssetmişti. Gülmekten mi utançtan mı ne yapacağını bilememekten mi kıpkırmızı olmuştu karımın yüzü, baldız, ben ve diğer Alman çocuk duruma sadece gülüyorduk ki karım son bir hamle yapıp hızlıca çocuğun kucağından öne doğru atıldı ancak bu kez de fazla hızlı atılınca tam karşısında göbek taşına oturmuş Alman çocuğun bacaklarının arasına gömüldü başı, onun da aletinin tadına peştemalin üzerinen bakmıştı ama biz iyice gülmekten kırılmıştık. Karım da sinirden gülüyordu, biz gülmeye devam edince de iyice sinirlendi ve önündeki çocuğun peştemalini çekip aldı sonra da döndü az önceki Alman’ın peştemalini çekip aldı, hışımla kucağımdaki baldıza yönelince ellerimi hafifçe gevşettim ve karım baldızın peştemalinide bir çırpıda çekip onu da çırıl çıplak bıraktı, benim alet de bu kez başını baldızın kadınlığına değdirmişti, baldız
-"Enişteeee"
diye ciyaklayıp ayağa kalkınca
-"Ne o kız, ben Alman’ın yarrağına oturunca sesin çıkmıyordu, hayırdır eniştenin sikinden mi korktun"
diye güldü, tabi ben de o esnada çırıl çıplak kalmıştım.
-"Ar da kalmadı, namus da kalmadı"
diye kikirderken karım bira kovasına uzandı ve bir bira alıp tepesine dikti, Alman çocuklar da, ben de öylece karşımızdaki çırıl çıplak karım ve baldızı seyrediyorduk, ben olmasam ikisi muhtemelen elli kere atlardı karıma ve baldıza ama ben olunca duruyorlar, cesaret edemiyorlardı.
1 year ago