Hayatın izinde 19

Akşamına Mert Bey beni ana eve davet etmiş ve sofraya buyur etmişti, bu durumdan esk**en hiç hoşlanmayan Selvi hanım artık alışmıştı, çünkü işe başladığımdan bu zamana artık çoğunlukla buradaydım, sofradayken Mert Bey

-Valla Gürkan helal olsun sana, bu stajyer sürecini iyi yönettin
-Teşekkür ederim, gerçi biraz başınızı ağrıttım ama

Selvi hanım araya girdi ve

-Biraz mı? Senin yüzünden arkadaşlarımla aram bozuldu be! Gönüllerini almak için ne kadar uğraştım bilemezsin
-Uğraşmasaydın keşke, çok doğru yaptı. İş yerinde hatır gönül olmaz, çalışmayan eşeğe ot yok! Bak benim kızlarıma ne güzel çalıştılar, hele Ezgi bu sefer şaşırttı beni, ne diyorsun ödülü hak etti mi?

Kafamı çevirerek Ezgi’ye baktım ama o da bende birbirimize bakamıyorduk

-Kesinlikle hak etti, ne dersem fazlasıyla yaptı.
-O zaman bi ödül verelim ama sadece Ezgi’ye değil hepinize. Malum ağustos partisine iki hafta var üçünüzde gidin o sürede Antalya’ya bi tatil yapın.!

1 yıla yakındır çalışıyordum ve daha hiç tatil yapmamıştım, bu tatil bana iyi gelecekti. Ertesi gün gitmeye karar vermiştik, o gece evde yokluğumu hissetmesin diye teyzeme biraz hizmette bulundum, sabah erkenden ilk uçak ile Antalya’ya gelmiş ve ailenin yazlığına geçmiştik. Yol boyu Ezgi ile aramızda yine hiç bir muhabbet geçmedi ve Esma abla da bunu fark etti, eve gelir gelmez Ezgi duşa girince Esma abla tarafından kenara sıkıştırılarak sorguya çekildim;

-Siz yine mi küstünüz?
-Yok abla küs falan değiliz
-Eee ne bu hal? Birbirinizin yüzüne bakmıyorsunuz, konuşmuyorsunuz
-Ya, bir şey oldu

sorgularmışçasına yüzüme bakınca olan biteni anlattım

-Neye şaşırsam bilemedim. Kardeşimin kendini senin kucağına attığına mı, Murat ve Cenk’in gey olmasına mı yoksa senin Ezgi’ye duygularına mı?
-Ne duygusu abla?
-Gürkan fark etmiyor musun haa? Ne zaman Ezgi’den bahsetsek sen daha hevesli oluyorsun, ne zaman onunla ilgili bir olay olsa önde koşuyorsun ve son olarak bu olay, benim tanıdığım Gürkan bu durumda karşısındaki kızı affetmez sikerdi. Oğlum sen beni siktin ablam derken, beni geçtim hem de beni yetiştiren derken teyzeni siktin, sadece kardeşim gibi dediğin Ezgi’yi mi sikemedin? Yeme beni, sen sadece Ezgi’ye kıyamadın çünkü ona aşıksın…

Aşık, ben! Ne yalan söyleyeyim hiç bunu düşünmemiştim ama doğruydu sanırım, her zaman Ezgi aklımın bir köşesindeydi, ne yapıyor, nerede, kiminle? Özellikle kiminle sorusu beni hep tedirgin ederdi, ya bir erkekleyse. Şirkette stajın ilk zamanlarını şöyle bir düşündüm de başta Cenk ile birlikte çalışıyorlardı, ikinci hafta ise direk bi kızın yanına vermiş, son hafta ise yanıma almıştım, kıskanmıştım sanırım. Her zaman ona sarılmak istemem, yanında olmak istemem bundan mıydı? Bu düşünceler arasında Esma ablanın sesi ile irkildim

-Bak reddedemedin, çünkü sen de farkındasın, daha doğrusu yeni fark ettin, babam bile fark edeli çok zaman oldu lan
-Nasıl? Mert Bey ne yaptı dedin?

Paniklemiştim, netice de kızıydı

-Babam dedi bana da, Gürkan ile Ezgi arasında bir şey mi var diye, sonrasında baktığımda fark ettim seni, hatta babam ne dedi biliyor musun ‘Keşke aralarında bir şey olsa’ babam cephesinden endişelenme yani Gürkan’cım.

Ezgi’nin gelişiyle muhabbetimiz bitmişti, artık hiç yüzüne bakamıyordum. Nedense işler benim için çok karmaşık ve kötü bir duruma gelmişti, hepimiz temizlenip hazırlanmış ve sırayla plaja, restoranta falan gidip takıldık ve eve döndük, saat daha erkendi, bir şeyler mi yapsak diye konuşuyorduk Esma Abla ile, tabii planlarımız Ezgi tarafından anında bozuldu. Ezgi gelip,

-buradaki arkadaşlarımla çıkıyorum ben bu gece size iyi eğlenceler

diyerek çıkmış ve gitmişti.

-Kim bu arkadaşlar

diye dönüp Esma ablaya sordum ama o da bilmiyordu, gece bana kötü başlamış oldu. Esma abla karar vererek güzel bir cluba gitmeye karar verdik.

Antalyanın nesi meşhurdur? Hemen söyleyeyim Rus’ları, gittiğimiz club tahmin edebileceğiniz gibi Rus doluydu, hepsi birbirinden güzel ve seksi Rus kadınlar. Cennete düşmüş olmam lazım ama aklımda Ezgi olduğu için bu cennete Esma ablayı salarak kendimi bara attım ve içmeye başladım. 1 veya 2. bardağımı içerken yanıma bir kadın oturdu, çarpık çurpuk bir Türkçe ile kendini tanıttı ve tanışmak istediğini söyledi, o esnada aramıza Esma abla girerek kendini ve beni tanıttı, kadının ismi Yulia imiş. Yulia ince, uzun boylu, sarı saçlı, mavi gözlü bir afetti, baktığında ilk neresi dikkatini çeker dersen kesinlikle uzun ve pürüzsüz bacakları derdim, dümdüz ve inanılmaz güzel duruyordu, çıkık ve toplu kalçaları vardı, spor yaptığı belli oluyordu ama bunlara rağmen bir hayli küçük göğüsleri vardı, bu da ona inanılmaz bir hava katıyordu.

İki kadın bir anda samimi olmuş ve muhabbeti ilerletmişlerdi, bir süre sonra Esma abla işleri ilerleterek Yulia’ya karşı ufak tefek temaslarda bulunmaya başlamıştı. Ortam fena halde yanıyordu çünkü Yulia’da Esma ablaya karşılık vermeye başlamıştı, ikisinin arasına girerek

-isterseniz buna evde devam edin açıkta sıkıntı olabilir

diyerek Yulia’yı eve davet etmiştim. Ben hesap öderken hanımlar önümden kol kola, sarmaş dolaş çıkmış ve bi taksi çevirmişlerdi bile. Hızlıca eve geçtik, eve geçer geçmez ikisi işleri ileri atarak öpüşüp sevişmeye başlamıştı, Esma abla ilişkinin liderliğini direk eline alarak Yulia’yı salondaki koltuğun üzerine atmış, ellerini sıkıca tutup geri bastırmış ve açtığı göğüslerini emmeye başlamıştı, manzara mükemmeldi ama bende onları izleyecek kafa yoktu bu yüzden odama geçtim, üstümü değiştirdim ve yattım, sızmışım.

Uykumun içerisinde bir ıslaklık hissettim, ne oluyor diye kafamı kaldırdığımda, Yulia’yı altımda ki şorttan sikimi çıkartmış emerken gördüm, kafamı hafif çevirdiğimde ise Esma abla yanımda Yulia’yı izliyordu, benim uyandığımı görünce

-anın tadını çıkar

diyerek beni geri yatırdı ve o esnada Yulia yavaşça sikimi içine aldı, üzerimde hızlıca zıplamaya başladığında çığlık atarmış gibi inliyordu ve Esma ablada bir yandan Yulia’nın göğüslerini emiyordu. Uyku sersemi daha tam açılamamıştım ama kısa sürede boşalacağımı hissedince uyardım ve Yulia üstümden kalkarak sikimi tekrar ağzına alarak gırtlağına boşalmamı sağladı.

Bir süre öyle kımıldamadan uzandım ve ardından kalkarak tuvalete gidip elimi yüzümü yıkayıp geri döndüm. Esma abla dirsekleri üzerinde yatmış amını Yulia’ya yalatıyordu, bu sahne beni azdırmıştı, gidip Yulia’nın arkasına geçtim ve sikimi tek hamlede içine soktum. Hızlı hızlı kalçalarını tokatlayarak sikiyordum, hiç olmadığım kadar hırçındım ama o her tokatta daha çok zevk alıyordu, o esnada fark ettim, göt deliği açıktı, yani bayaa açıktı, ilk defa göt sikme arzusu duydum, bununda sebebi büyük ihtimalle Cenk ve Murat’tı. Sikimi amından çıkartıp Yulia’nın götüne dayadığımda kafasını kaldırarak güzel Rus aksanıyla

-Lütfen yavaş ol

dedi, ne yaptığımı fark eden Esma abla daha önce göt siktiğimi görmediği için yanıma gelerek beni izlemeye başladı, deliğe biraz tükürdükten sonra sikimi hizalayarak yavaşça içine soktum, amından çok daha dardı ama yine de Esma ablanın ve teyzemin tatlı amlarına göre daha genişti. Zamanla hızlana hızlana götünü sikmeye başladım, Esma abla ise Yulia’nın altına yatarak göğüslerini emmeye başladı, o esnada gelen bi hevesle elimi Esma ablanın amına atarak parmağımı içine soktum, ret gelmeyince parmağımla onu, sikimle Yulia’yı sikmeye devam ettim ve kısa süre sonra Yulia’nın içinden çıkarak beline boşaldım ve yanına yığıldım, hepimiz yorgunluktan öylece yatıyorduk, uyuya kalmışız. Sabah uyandığımda çırılçıplak üç kişi benim yatakta yatıyorduk, çok güzel ortam vardı ama o ortam kapıda bize doğru şaşkın şaşkın bakan Ezgi’yi görmemle bitti.
Published by afuygun
1 year ago
Comments
1
Please or to post comments
sucreman
sucreman 1 year ago
Teşekkürler Dostum
Reply