Hayatın İzinde 8

Şu andan itibaren yazılanlar Esma’nın bakış açısından, yemek kısmı itibariyle yazılmıştır.

Az evvel benmi yanlış duydum yoksa Aurélie az evvel aleni bir şekilde kadınlardan hoşlanıyorummu demişti? Ama asıl soru şu, ben neden bu durumu heyecan ve sevinç içinde karşıladım, o zamandan beri nedense hep kadınlara daha yakın hissetmiştim ama bu sefer bu hissettiğim şey kesinlikle sadece yakınlık değil arzu. Evet adı kesinlikle buydu ve sanırım artık kabullenmem lazım, benim arzumun kadınlar olduğunu. Lise son sınıftan beridir ettiğim inkârın artık sonuna varmıştım. Okuldan gelmiştim, evet okuldan gelmiştim, adet günüm olduğu için ağrı çekiyordum bu yüzden hem okuldan hemde işten izin almıştım, evde bir ben birde Nurdan abla vardı. Mutfağa girmiştim, o esnada Nurdan abla yerde dizlerinin üstünde eğilmiş dökülen su veya başka bir sıvıyı siliyordu, sanırım evde ondan başka kimse olmadığı için rahat davranıyordu, normalde dizlerinin üstünü geçmeyecek etek ve üstünde çok sıkmayacak rahat t-shirt tarzı şeyler giyerdi ama manzara tam tersiydi. Eğildiği esnada eteği belinde toplanmış, altında benim halen dahi giymediğim tanga külot ve çok rahat bir şekilde görebildiğim o güzel kalçaları, ilk defa öyle bir görüntüyü görmüştüm hayatımda ve yine ilk defa bir kadına hatta bir insana karşı bu şekilde hissetmiş, sessizce oradan kaçmıştım.

Ondan sonra kadınlara olan bakışımı tamamen değiştirmiştim, daha doğrusu o kendiliğinden değişmişti. Üniversiteye başlamıştım, yakın arkadaşım Candan ile aynı bölümdeydik, ilk zamanlarda pek fazla spor yapamadığımız için beraber okulun yüzme havuzuna yazılmıştık, giyinme odasında üstümüzü değiştiriyorduk, Candan üstünde ne var ne yok aleni bir şekilde çıkarmış ve bana sunuyor, bir yandanda bir şeyler anlatıyordu, kendimden başka bir kadının amını ilk defa net bir şekilde görmüştüm, tabii fazla bakıp dikkat çekmek istemiyordum, Candan benim aksime her zaman rahat bir kız olmuştur, nasıl arkadaş olduğumuzu inanın bilmiyorum.

Havuzdan Candan’dan biraz erken çıkmıştım, telefonuma bakmam lazımdı, çünkü bu gün işle ilgili bir mail bekliyordum, ikimizin Candan’la tek bir dolabı vardı, soyunma odasında dolabı açtığımda Candan’ın pembe renkli dantelli külotu karşıladı beni, o an nedenini bilmem ama bir ateş basmıştı ve bir his onu elime almamı söylüyordu, etrafa hemen bir göz atıp kimsenin olmadığına emin olunca külotu elime almıştım ama ne yapacaktım? Detaylıca kendimce inceledim, sonrada istemsizce külotun am bölgesine denk gelen kısmını burnuma götürdüm, ahh o an ilk defa alt bölgemin bu denli karıncalandığını hissetmiştim, benim için ismi koyulmaz bir zevkti, Candan’ın sesini duyuncaya kadar devam etti bu süre, sesi duyuncada apar topar eşyalarımı alıp duşa girdim, soyunurken fark etmiştim bacak aramın kayganlığını. Islanmıştım hemde ilk defa…

Son bir olay daha anlatayım. Bir gece odamda yatağıma uzanmışken karşı binadan inleme sesi duydum, ne olduğunu merak edip perdeyi sıyırıp göz ucuyla baktığımda Tarık ve karısı Zehra’yı sevişirken gördüm, ilk defa bir çiftin sex yapışını görüyordum, tabii daha önce bir kaç defa porno izlemiştim ama bu daha iyiydi, bundan sonra onları izlemek benim alışkanlığım haline gelmişti, sanırım burada benim hoşuma giden şey bir çiftin sex yapması değil Zehra’nın sallanan göğüsleri, yaptığı taklite benzeyen inlemeleri beni mest ediyordu. Bir gece yine aynı inlemeleri duymuş, perdenin önünde yerimi almıştım ama bu sefer farklı bir durum vardı, Gürkan nasıl becerdiyse pencereye tırmanmış ve onları izliyordu, ilk defa yerimi belli etmeyi göze alarak pencereyi açıp ona seslendim ve inmesini istedim, tabii Zehra Gürkan’ı görmüş bulundu ama Gürkan kaçmayı başardı. Bu olayları bildiğiniz için arayı atlıyorum,

Gürkan gerçektende Zehra’yı sikiyordu, heybetli kardeşim diye gururlanmış ancak bi o kadarda ıslanmıştım, odamın ışıkları kapalıydı ve yatağım kolay kolay beni görebilecekleri bir noktada değildi, bense az çok onları görebiliyordum. Yatağımın başlığına sırtımı dayayıp hafif yatar şekle geçtim, daha sonra altımda ne varsa çıkartıp bir yandan amımı bir yandanda göğsümü okşuyordum ama yetmiyordu, benim ihtiyacım olan şey sanırım bir kadın kokusuydu, tıpkı Candan’ınki gibi bir kadın kokusu, altımı geri giyip sessizce çamaşırlığa gittim, oradan Ezgi’nin olduğunu tahmin ettiğim bir külotu alıp odama geçtim ve altımı çıkartıp yatağa geri oturdum, Zehra’nın odasında ışıklar sönmüş, sesler kesilmişti sanırım Gürkan işini bitirmiş. Elimdeki külotu yavaşça koklamaya başladım, tıpkı soyunma odasındaki gibi tekrar o karıncalanma beni bulmuştu, hızlıca kendimi okşamaya başladım, halen daha bakireydim, bu yüzden fazla ileri gidemiyordum, bir müddet sonra tarif edemediğim bir his duymaya başladım, sanki bir çift el beni gökyüzüne çıkartıyordu, evet ilk orgazmımı yaşamıştım. Neyse çok fazla geçmişe gittim, işte bu serüvenin sonunda artık kabulleniyorum.

Ne kadar daldım bilmiyorum, Gürkan’ın seslenmesiyle kendime geldim;

-Abla, nereye daldın
-Öyle bir gittim işte, ne oldu?
-Amélie dışarı çıkıp gezmek istiyor, Aurélie ise odaya çıkıp oturmak sen ne diyorsun?

Acaba bu benim Aurélie ile yalnız kalmak için bir şansın olabilirmiydi?

-Siz dışarı çıkın, gezin ben Aurélie’ye zevkle eşlik ederim.

Bu Amélie’nin Gürkan’a olan yaklaşımı dikkatimi çekmişti, resmen yürüyordu çocuğa, keza Gürkan’da kendini pek geri çekmiyor aksine dahada yaklaşıyor gibiydi, Zehra’dan sonra sanırım sıra bu kızdaydı. Bunlar ayrıldıktan hemen sonra Aurélie

-istersen odama çıkalım, orada bir şeyler içer muhabbete devam ederiz

demişti. Teklifini kabul ederek odaya çıktık, çıkarken resepsiyona uğrayıp atıştırmalık bir kaç şey sipariş etmeyi ihmal etmedik, odaya çıktığımızda aşağıda zaten yeterince samimiyeti artırdığımızdan artık daha rahattık, yiyeceklerimiz gelince odanın balkonunda bulunan masaya oturduk ve yanına güzel bir şarap açarak sohbete başladık;

-Özel değilse sana bir şey sorabilirmiyim?
-Lütfen devam et, aramızda “söylenemez özel” olması gereken bir şey görmüyorum
-Pekii, Konuşurken erkeklerden değil kadınlardan hoşlanıyorum dedin, konuşma gereğimi öyle dedin yoksa gerçekten öylemi?
-Tam olarak öyle değil aslında.

Hayallerim kırılmıştı

-ben biseküelim, Yani hem kadınlardan hemde erkeklerden hoşlanıyorum ama kadın tarafı genelde ağır basıyor, özellikle karşımda senin gibi tatlı ve taze kızları görünce

elindeki kadehten bir yudum almış ve o esnada gözlerini bana dikmişken dahada bir hoşlanıyorum. Bi müddet sessizlikten sonra

-Amélie oldukça güzel bir kadın, sizin için sevindim.

Aralarında bir şey olmadığını biliyordum ama muhabbeti ilerletmek için bir yem attım, gülerek,

-Hayır kesinlikle hayır, Amelie benim tarzım değil, ayrıca kendisi kesinlikle erkekleri tercih eder, muhtemelen bu gece erkeğini senden çalacak, onları yalnız göndermen iyi olmadı!
O bunları söylerken ben şarabımı içiyordum, erkeğini kelimesi duyunca bir anda şarap genzime kaçtı ve öksürerek konuşmaya başladım

-Erkeğimm!!! Kesinlikle değil, Gürkan benim daha çok kardeşim gibidir, biz birlikte büyüdük, ben onun ablası gibiyim.
-Çok özür dilerim, ben sizi böyle samimi görünce sevgili zannettim, bu yüzden Amelie’ye araçta ona fazla yakın davrandığı için kızmıştım ama o haklı çıktı.
-Ne dediki?
-Gürkan’la Esma arasında bizim düşündüğümüz gibi bir ilişki yok, Gürkan’ın bana karşı rahat davranmasından belli demişti.
-Evet doğruyu söylemiş, anlaşılan oki Amélie Gürkan’ı beğenmiş.
-Kesinlikle beğendi, onlar bu geceyi beraber geçirirler, senin yokmu bir erkek arkadaşın, geceyi benimle geçirmek zorunda değilsin?
-Erkek arkadaşım yok ve burada seninle olmaktan mutluyum ama gitmemi istesen kalkabilirim
-Hayır hayır kal, seninle zaman geçirmekten bende çok mutluyum. Peki neden erkek arkadaşın yok?
-Emin değilim ama sanırım bende kadınlardan hoşlanıyorum.

Bunu derken gözlerimiz buluşmuş ve bir müddet sessizce öyle kalakalmıştık

-Neden emin değilsin, hiç bir deneyimin olmadımı?
-Ne deneyimi! Türkiye’de yaşıyorum ben, burada emin olki bu durumum ortaya çıksa şirket hisselerimiz bile etkilenir, ha tabii lezbiyen olan ve bunu aleni bir şekilde yaşayan insanlar var ancak benimde sorumluluklarım var ve görülme ihtimalim olduğundan onları bir kenara atıp istediğim gibi yaşayamam, …

derin bir nefes alarak

-her şey bana zor.
-Haklısın. Benimde babam ülkenin en önde gelen iş adamlarından biri olsa bende aynı şeyi derdim.

Oturduğu sandalyeyi benim yanıma hatta dibime kadar çekerek

-Türkiye’de aleni olarak yaşayamasanda aslında deneyim elde edebilirsin
-Nasıl?

-o anda Aurélie yavaş ve yumuşak bir şekilde beni öpmüş ve geri çekilmişti.

-istersen ben sana öğretebilirim.

Kafamla sessizce onayladım, o esnada Aurélie tekrar bana yanaşıp öpmeye başlamıştı, sadece dudaklarımız bir aradaydı, bir süre sonra yavaşça dilini çıkarıp dudaklarımı hafifçe yalayarak ağzımı açmamı sağladı ve dilini ağzımın içine salarak öpmeye devam etti, bir süre sonra geri çekilip

-Gerçekten sana bayılıyorum Esma, süt gibisin en ufak bir şeyde şarap gibi kıpkırmızı oluyorsun.

O kadar değişik hissediyordumki cevap bile veremiyordum, hafif bir sırıtışla

-hadi içeri geçelim

demiş ve beni ayağa kaldırmış, içeri yatağa oturtmuştu. Ensemden tutup kafamı hafif geri yatırmış, kafası kafamın üstünde kalacak şekilde tekrar öpmeye başlamıştı ama bu sefer dilini daha çok kullanıyor, bende artık karşılık vermeye çalışıyordum. Yavaşça kendini geri çekip burunlarımızın ucu birbirine değerken

-acele etme sadece bana uyum sağla

diyerek öpmeye devam etti, artık öpüşmekten yorulur hale gelmiştim ve en son ne zaman olduğunu hatırlamadığım bir şekilde ıslanmıştım. Bir süre sonra ayağa kalkarak üstümdekileri çıkarmıştı, üzerimde sadece külotum vardı, utanmıştım, çünkü ilk defa birinin karşısında bu kadar açıktım ve birde altımdaki külot pek çekici değildi, bunu görünce hafif sırıtmıştı, sonra beni yatağa uzatıp ellerimle çapraz bir şekilde kapattığım göğüslerimi açarak uçlarını yavaşça emmeye başlamıştı. Tanrım! Bu nasıl bir histi, ilk defa böyle bir şey yaşıyordum ve inanılmaz bir şekilde bacak aram karıncalanmaya başlamıştı, hissediyordum, sıvılarım iyice dışarı akmaya başlamıştı, iki göğsümüde yavaşça yalarken bir elini amıma atmıştı, irkilmiştim, bunu fark edince kafasını yavaşça kaldırıp

-bakiresin değilmi?

diye sormuştu. Balkondan beri ilk defa sesim çıkıyordu,

-evet.

Aurélie yüzünde tatlı bir gülümseme ile altımdan usulca külotumu çıkarmış ve bacaklarımın arasına girmiş, amımın dudaklarını yavaşça aralayıp

-Quelle beauté (bu ne güzellik)

demişti tabii ben anlamamıştım. Elini amıma her dokundurduğunda irkiliyordum ve oda bunun farkındaydı, bu yüzden kafasını kaldırıp

-merak etme sana zarar vermeyeceğim

diyerek beni havalara uçuran o hamleyi yaptı. Dilini yavaşça amıma dayayıp beni yalamaya, emmeye başladı, ben o an gözlerimi kapatarak dokunuşların keyfini sürüyordum, dilini amım üzerinde dolaştırırken bir ara içine doğruda soktuğunu hissettim ama bu sefer kendimi tuttum çünkü bana söz vermişti. Ne kadar oldu bilmiyorum ama bir süre sonra değişik bir titreme ve yanma hissetmeye başladım ve ardından inanılmaz bir kasılma ile orgazm olmayı başardım, hiç bir şey düşünemiyordum, Aurelie yavaşça yukarı gelip aniden beni tekrar öpmeye başlayıp ağzımın içine ağzından bir şeyler akıttı ve bana yutturup geri çekildi;

-Nasılmış kendi sıvının tadı?
-Tatlı yani sanırım tatlı

Aslında midem bulanmıştı ve bu suratımada yansımıştı. Aurelie kıkırdayarak

-Evet çok tatlıydı. Esma sana önceki ilişkilerimi nasıl yaptığımı anlatabilirmiyim?

Kafamla sessizce onaylamıştım

-Normalde birlikte olduğum kadınları önce tıpkı sana yaptığım gibi yalayarak zevk veririm daha sonrada titreşimli oyuncaklarımdan birini kıçına diğerinide amına sokar, son ayarda çalıştırır, kızın ağzına oturur kendimi yalatarak boşalırım.

Bu açıklamaya hiç bir şey diyememiş şaşkın ve korkar gözlerle Aurélie’ye bakıyordum.

-ama sen bakiresin diye sana bunu yapmayacağım

aynı orgazm olmuş gibi bir rahatlama çökmüştü üzerime

-çünkü bekâretini güvendiğin ve son ana kadar sana zevk verebilecek biriyle bozmanı istiyorum.

Artık kendime gelmeye başlamıştım

-Sana açıkladım burada bu çok zor ayrıca sana güveniyorum.
-Teşekkür ederim ancak bir kadının ilki bir kadınla değil bir erkekle olmalı.

İşte bu beni şok etmişti.

-Bir erkekle! Olmaz ben bir erkekle istemiyorum, hem güven diyordun, ben erkek olarak bir babama bir de Gürkan’a

burada biraz duraksamıştım

-güveniyorum.

Bunu derken kafama dank etti

-Aynen öyle Gürkan bunun için en iyi seçim
-Olmaz!

sesim gür çıkmıştı

-o benim kardeşim
-Sana bir sırrımı vereyim. Biz üç kardeşiz, abim ben ve erkek kardeşim yani Gürkan’ın arkadaşı olan, yanlış hatırlamıyorsam 16 yaşındaydım, bir gece abimle otururken çok içmiştim, oda içmişti ve aramızda bir elektriklenme oldu, kısacası ben ilkimi abimle yaptım ama sesinki gibi değildi, o benim öz abimdi, Gürkan ile senin ise bir kan bağın yok
-Bilmiyorum, yani o hep benim kardeşimdi hiç başka bir şey düşünmedim.

Aslına bakarsak dediği doğruydu, illa bir erkekle olacaksa ilkim, bunun Gürkan olmasını isterdim, tamamıyla güvenebileceğim zaten başka kim vardıki?

-Tamam!
-Çok doğru bir karar verdin tatlım güven bana.
-Peki nasıl olacak, yani Gürkan’ın karşısına çıkıp birden beni sik diyemem

Bunu gülerek espri tadında söylemiştim, keza oda bunu anlamış ve gülmüştü.

-Yarın Amélie ile konuşurum, Akşam Adana’dan dönünce Gürkan’ı yatağa atar sonrasını o halleder, bizde katılırız ve iş tamam olur.
-Amélie ile birlikte olacağından eminmisin?
-Adım kadar eminim, benim tanıdığım Amélie onu bu gece yatağa atar.

Bu muhabbeti ederken biraz ağırlık çökmüştü, Aurélie ile yarını planlayıp biraz uyumuşum, uyandığımda saat 12 yi biraz geçiyordu, Aurélie ise uyumaya devam ediyordu, üstümü giyinip odadan sessizce çıktım ve çıkar çıkmaz odanın önünde yarın bekâretimi vermeyi planladığım Gürkan’la göz göze geldim.