Arkadaşımın eşi Zeynep (10)
Perdeden sızan güneş ışığıyla gözümü araladığımda, solumda yatan Zeynep’i gördüm. Mehmet duvara yakın diğer tarafta uyumuştu. Ortamıza aldığımız karısının dudaklarını öpüp memesini avuçladım. Uyku halindeyken küçük ve ince ayaklarıyla bacaklarıma dokundu. Tekrar uykuya daldım. Tüm enerjim tükenmişti.
Daha sonra tekrar uyandığımda, Zeynep ve Mehmet’i karşımda duşta gördüm. Zeynep neşeli şarkılar mırıldanarak sabunlanıyor, Mehmet daha durgun görünüyordu. Yataktan fırladım, banyoya yöneldim. Duş kabininde üçüncü kişiye yer olmadığını görünce, küvete girip kendimi tazyikli ılık suyun altına bıraktım. Duştaki Zeynep’e bakarak sikimi avuçluyor, o da kıkırdayarak bana bakıp diri memelerini sallıyordu.
Günün kalanı kahvaltıyla, sohbetle geçti. Zeynep ailesi ve arkadaşlarıyla uzun telefon görüşmeleri yaptı. Keyfi yerindeydi. Bir ara bahçede sigara içerken, vücudunu bana dayayarak dudağıma hafif bir öpücük kondurdu. Ardından, sıkı sıkı sarılarak dudağımdan uzun uzun öptü. “Dün gece muhteşemdi” dedi. “Sayende birçok fantezimi gerçekleştirdim, çok mutluyum. Ama her yerim hala ağrıyor, beni hayvan gibi siktin” diye ekledi. Mutlu olmuştum. Pişmanlıktan kaynaklanan bir tepki vermemiş, araya mesafe koymamıştı. Güzel kalçalarını avuçlayarak öpüşüne karşılık verdim. Parmaklarım yine göt deliğine gitmişti.
Evlerinde son kez yemek için, bahçedeki masayı hazırladık. Ertesi sabah Dortmund’a yola çıkacaktım. Eylül akşamı serinliğinde, güzel bir rakı açıp masaya oturduk. Mehmet kısa bir konuşma yapmak istediğini söyledi. Gece yaşananlar hakkında etraflıca düşündüğünü, hiçbir pişmanlık duymadığını dile getirdi. Cinsel ilişki sırasında insanın kendini hazza kaptırıp mantığı bir tarafa bıraktığını, ama ertesi gün kıskançlıkla karışık pişmanlık yaşayabildiğini, özellikle Zeynep’te böyle bir duygu oluşmasından açıkçası çekinmiş olduğunu belirtti. Sonuç olarak kendi adına mutlu olduğunu, sayemde çok farklı ve birçok açıdan tatmin dolu bir gece geçirmiş olduklarını ifade etti. Lafa giren Zeynep, “Muhteşemdi, muhteşem! Kesinlikle pişman değilim, aksine, iyi ki yaptık. Kadın olduğumu tekrar tekrar hissettim. İki erkeği birden dimdik yapmak, demir gibi sikleriyle oynaşmak, arka arkaya defalarca boşalmak inanılmaz güzeldi. Benim için hayatta dün sadece kendim vardım. Ne anne, ne eş, ne başka bir şey. Kadın olarak Zeynep dün başroldeydi” dedi. Ortam yine kızışmıştı. Yine kazık gibi olmuştum. Masanın başında oturan Zeynep sol elini Mehmet’in sağ elini de benim sikimin üzerine koyunca, vücudumdaki tüm kan yine alete hücum etti. Zeynep bir yandan da o tahrik edici minik ve bakımlı ayaklarıyla masa altından bacaklarımın arasına dokunuyordu. Hareketleri gayet doğalmış gibi bir yandan da sohbete devam ediyordu. Saatlerce konuştuk, güldük, keyif aldık. Bir ara Mehmet’e Ceyda’dan bahsetti. Ceyda’nın Mustafa’dan boşanmaya karar verdiğini, Tufan diye bir gençle birlikte olduğunu anlattı. Bana dönerek, “Ceyda seni çok merak ediyor. Tanışmak istiyor” dedi. O zaman anladım ki, Ceyda’ya dün gece olan biten her şeyi anlatmış.
Gece hava serinleyince verandadaki masayı topladık. Zeynep odaya çıkacağını söyleyerek, tam otuz dakika sonra yanında olmamızı istedi. Mehmet son birer kadeh daha rakı koydu, Gauloises yakıp boğazımız yana yana tüttürdük.
Mehmet’le beraber yatak odalarına girdiğimizde, Zeynep’i mor-bordo karışımı renkli şeffaf bir babydoll içinde bulduk. Üzerinde aynı renk jartiyerli bir çorap da vardı. Odanın pembemsi loş ışığında, Fransızların “metro bileti” diye tanımladıkları; ince, dikdörtgen traşlanmış tüylerini farkettim. Külot giymemişti. Saçlarını tekrar toplamıştı. Odayı kaplayan iç gıcıklayıcı parfümü de tabloya eklendiğinde; son derece baştan çıkartıcı bir ortamda muhteşem seksi, baş döndürücü bir kadın karşımızdaydı. Yan gözle Mehmet’e baktım. Ağzı açık kalmış, şaşkındı. Ama önünde kocaman bir kabartı olduğunu gördüm. Ben de aynı durumdaydım. Sikim bir kez daha dev gibi olmuştu. Zeynep bize seslendi: “Üzerinizdekileri tamamen çıkarın ve çırılçıplak yatağa uzanın. Bu akşam ben ne dersem onu yapacaksınız. Vajinam ağrı içinde, kasıklarım ve bacaklarım da aynı durumda. Bu akşam tam seks yok”. Bir çırpıda çıplak kalıp yatağa yöneldiğimde; sağdaki etajerin üstünde bir büyük şişe Moët & Chandon Nectar Impérial şampanya olduğunu gördüm. Ve bir de Ceyda’nın dildosu ile o ünlü yumuşatıcı krem! Anlaşılan, Rotterdam’da son gecem de maceralı olacaktı…
CanElsa (29 Haziran 2022)
Daha sonra tekrar uyandığımda, Zeynep ve Mehmet’i karşımda duşta gördüm. Zeynep neşeli şarkılar mırıldanarak sabunlanıyor, Mehmet daha durgun görünüyordu. Yataktan fırladım, banyoya yöneldim. Duş kabininde üçüncü kişiye yer olmadığını görünce, küvete girip kendimi tazyikli ılık suyun altına bıraktım. Duştaki Zeynep’e bakarak sikimi avuçluyor, o da kıkırdayarak bana bakıp diri memelerini sallıyordu.
Günün kalanı kahvaltıyla, sohbetle geçti. Zeynep ailesi ve arkadaşlarıyla uzun telefon görüşmeleri yaptı. Keyfi yerindeydi. Bir ara bahçede sigara içerken, vücudunu bana dayayarak dudağıma hafif bir öpücük kondurdu. Ardından, sıkı sıkı sarılarak dudağımdan uzun uzun öptü. “Dün gece muhteşemdi” dedi. “Sayende birçok fantezimi gerçekleştirdim, çok mutluyum. Ama her yerim hala ağrıyor, beni hayvan gibi siktin” diye ekledi. Mutlu olmuştum. Pişmanlıktan kaynaklanan bir tepki vermemiş, araya mesafe koymamıştı. Güzel kalçalarını avuçlayarak öpüşüne karşılık verdim. Parmaklarım yine göt deliğine gitmişti.
Evlerinde son kez yemek için, bahçedeki masayı hazırladık. Ertesi sabah Dortmund’a yola çıkacaktım. Eylül akşamı serinliğinde, güzel bir rakı açıp masaya oturduk. Mehmet kısa bir konuşma yapmak istediğini söyledi. Gece yaşananlar hakkında etraflıca düşündüğünü, hiçbir pişmanlık duymadığını dile getirdi. Cinsel ilişki sırasında insanın kendini hazza kaptırıp mantığı bir tarafa bıraktığını, ama ertesi gün kıskançlıkla karışık pişmanlık yaşayabildiğini, özellikle Zeynep’te böyle bir duygu oluşmasından açıkçası çekinmiş olduğunu belirtti. Sonuç olarak kendi adına mutlu olduğunu, sayemde çok farklı ve birçok açıdan tatmin dolu bir gece geçirmiş olduklarını ifade etti. Lafa giren Zeynep, “Muhteşemdi, muhteşem! Kesinlikle pişman değilim, aksine, iyi ki yaptık. Kadın olduğumu tekrar tekrar hissettim. İki erkeği birden dimdik yapmak, demir gibi sikleriyle oynaşmak, arka arkaya defalarca boşalmak inanılmaz güzeldi. Benim için hayatta dün sadece kendim vardım. Ne anne, ne eş, ne başka bir şey. Kadın olarak Zeynep dün başroldeydi” dedi. Ortam yine kızışmıştı. Yine kazık gibi olmuştum. Masanın başında oturan Zeynep sol elini Mehmet’in sağ elini de benim sikimin üzerine koyunca, vücudumdaki tüm kan yine alete hücum etti. Zeynep bir yandan da o tahrik edici minik ve bakımlı ayaklarıyla masa altından bacaklarımın arasına dokunuyordu. Hareketleri gayet doğalmış gibi bir yandan da sohbete devam ediyordu. Saatlerce konuştuk, güldük, keyif aldık. Bir ara Mehmet’e Ceyda’dan bahsetti. Ceyda’nın Mustafa’dan boşanmaya karar verdiğini, Tufan diye bir gençle birlikte olduğunu anlattı. Bana dönerek, “Ceyda seni çok merak ediyor. Tanışmak istiyor” dedi. O zaman anladım ki, Ceyda’ya dün gece olan biten her şeyi anlatmış.
Gece hava serinleyince verandadaki masayı topladık. Zeynep odaya çıkacağını söyleyerek, tam otuz dakika sonra yanında olmamızı istedi. Mehmet son birer kadeh daha rakı koydu, Gauloises yakıp boğazımız yana yana tüttürdük.
Mehmet’le beraber yatak odalarına girdiğimizde, Zeynep’i mor-bordo karışımı renkli şeffaf bir babydoll içinde bulduk. Üzerinde aynı renk jartiyerli bir çorap da vardı. Odanın pembemsi loş ışığında, Fransızların “metro bileti” diye tanımladıkları; ince, dikdörtgen traşlanmış tüylerini farkettim. Külot giymemişti. Saçlarını tekrar toplamıştı. Odayı kaplayan iç gıcıklayıcı parfümü de tabloya eklendiğinde; son derece baştan çıkartıcı bir ortamda muhteşem seksi, baş döndürücü bir kadın karşımızdaydı. Yan gözle Mehmet’e baktım. Ağzı açık kalmış, şaşkındı. Ama önünde kocaman bir kabartı olduğunu gördüm. Ben de aynı durumdaydım. Sikim bir kez daha dev gibi olmuştu. Zeynep bize seslendi: “Üzerinizdekileri tamamen çıkarın ve çırılçıplak yatağa uzanın. Bu akşam ben ne dersem onu yapacaksınız. Vajinam ağrı içinde, kasıklarım ve bacaklarım da aynı durumda. Bu akşam tam seks yok”. Bir çırpıda çıplak kalıp yatağa yöneldiğimde; sağdaki etajerin üstünde bir büyük şişe Moët & Chandon Nectar Impérial şampanya olduğunu gördüm. Ve bir de Ceyda’nın dildosu ile o ünlü yumuşatıcı krem! Anlaşılan, Rotterdam’da son gecem de maceralı olacaktı…
CanElsa (29 Haziran 2022)
2 years ago